Mesajı Okuyun
Old 10-12-2009, 10:37   #2
elevent

 
Varsayılan

Borçlar kanunu madde 158/2 sorunuza cevap veriyor sanırım. Bir de yargıtay kararı ekledim. Bu doğrultuda bir çok yargıtay kararı var.

Madde 158 - ....

Akdin muayyen zamanda veya meşrut mahalde icra edilmemesi halinde tediye olunmak üzere cezai şart kabul edilmiş ise, alacaklı hem akdin icrasını hem meşrut cezanın tediyesini talep edebilir. Meğer ki alacaklı bu hakkından sarahaten feragat etmiş veya kayıt dermeyan etmeksizin edayı kabul eylemiş olsun.







T.C.
YARGITAY
Onbeşinci Hukuk Dairesi
Esas No : 2004/2921
Karar No : 2005/101
Tarih : 12.1.2005

İFAYA EKLENEN CEZAİ ŞART NİTELİĞİ ( İnşaat Sözleşmesinde İnşaatın tesliminde Gecikme Halinde İş Sahibine Ödeneceği Kararlaştırılan Cezai Şart - ihtirazi kayıt İleri Sürmeksizin İnşaatı teslim Alan İş Sahibinin Sözleşmedeki Cezai Şartı Talep Edemeyeceği )
CEZAİ ŞART TALEBİNİN REDDİ GEREĞİ ( Eser sözleşmesine Konu İnşaatın tesliminde Gecikmesi Nedeniyle - ihtirazi kayıt İleri Sürmeden İnşaatı teslim Alan İş Sahibinin Sözleşmedeki Cezai Şartı Talep Edemeyeceği )
ESER SÖZLEŞMESİNE KONU İNŞAATIN teslimİNDE GECİKME ( ihtirazi kayıt İleri Sürmeden İnşaatı teslim Alan İş Sahibinin Sözleşmede Kararlaştırılan Cezai Şartı Talep Edemeyeceği )
ihtirazi kayıt İLERİ SÜRMEDEN geç teslim EDİLEN İNŞAATI teslim ALAN İŞ SAHİBİ ( Sözleşmede Öngörülen Cezai Şarttan Feragat Etmiş Sayılacağı )
YÜKLENİCİNİN TEMERRÜDÜ ( ihtirazi kayıt İleri Sürmeden İnşaatı teslim Alan İş Sahibinin Sözleşme Gereği Cezai Şart Talep Edemeyeceği )
İNŞAAT SÖLEŞMESİNDE YÜKLENİCİNİN TEMERRÜDÜ ( ihtirazi kayıt İleri Sürmeden İnşaatı teslim Alan İş Sahibinin Sözleşme Gereği Cezai Şart Talep Edemeyeceği )



ÖZET :

Sözleşmede yer alan taşeronun sözleşmeyi ifada gecikmesi halinde cezai şart ödeyeceğine ilişkin hüküm, ifaya eklenen cezai şart niteliğindedir. Yasaya göre, edanın ihtirazi kayıt ileri sürülmeksizin kabulü halinde, bu ceza istenemez.


DAVA :

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili avukat Y. B. ile davalı vekili avukat V. O. geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:


KARAR :

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacı, davada Ş. 2 isimli bloğun kapılarının 27 gün geç teslim edilmesi nedeniyle sözleşmenin 4. maddesi uyarınca 2.700.000.000 lira ifaya ekli cezanın da ödetilmesine karar verilmesi isteminde bulunmuş, mahkemece bu istem aynen kabul edilerek 2.700.000.000 liranın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Taraflar arasındaki 26.10.2001 tarihli sözleşmenin cezai şart başlıklı 4. maddesinde "...taşeron sözleşmeyi süresinde bitirmez ise, işverenin uğradığı tüm zararı tazmin etmekle beraber teslim etmediği her gün için 100.000.000 da tazminat olarak işverene öder" hükmüne yer verilmiş olup, bu hüküm Borçlar Kanununun 158/II. maddesi gereğince ifaya eklenen cezai şart niteliğindedir. Anılan maddeye göre, edanın ihtirazı kayıt dermeyan edilmeksizin kabulü halinde bu ceza istenemez.

Dava dilekçesinde, Ş. 2 bloğunun kapılarının 28.8.2002 tarihinde teslim alındığı davacı tarafça kabul edilmiştir. teslim alınırken, cezayı isteme hakkının da saklı tutulduğu da ileri sürülmüş ve kanıtlanmış değildir. Bu durumda cezai şart isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, anılan yasa hükmü göz ardı edilerek kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.


SONUÇ :

Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 400,00 YTL duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 12.1.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.