Mesajı Okuyun
Old 08-12-2009, 17:00   #5
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Tazminat Davası-Hükmün Açıklanmasının Geri bırakılması

Merhaba.

Arkadaşlar bilindiği üzere yargılama bir süreçtir. Yargılama süreci içinde mahkeme bir kanaat edinir. Hüküm ise bu kanaatin yasal koşullara ve biçime uygun olarak açıklanmasıdır.

Bu çerçevede ben HAGB kararının hüküm niteliğinde olmadığı kanısındayım.

Hükmün açıklanması kurumuna dil anlamında baktığımızda açıklanmamış bir hükmün varlığından söz edemeyiz.

CMK hükümlerine baktığımızda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasından sonraki 5 yıl için yasa hakkında bu karar verilen kişiyi sanık olarak nitelemektedir. Yani verilmiş bir hüküm ve bu hükümle mahkum olmuş bir hükümlü yoktur.

Hükmün ne olacağı CMK. 223. Maddede düzenlenmiştir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı burada sayılanlardan değildir. Bu nedenle de bu karar hüküm olarak nitelenemez.

CMK açısından bakıldığında hükmün diğer bir özelliği toplumsal bir uyuşmazlığı sona erdirmesi ve infaz yeteneğini taşımasıdır. Bu; beraat kararı,düşme kararı veya mahkumiyet kararı olabilir. Sonuç değişmemektedir. Bir toplumsal uyuşmazlık sona ermekte artık bu konuda uyuşmazlık sözkonusu olamamakta, yeni dava açılamamaktadır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasında ise dosya en geç 5 yıl sonra yeniden ele alınmaktadır. Yani uyuşmazlık son bulmamıştır. Hüküm verilmemiştir.

Kural olarak ceza hükümlerinin infazı için kesinleşmesi gerekir. (Aslında hukuk hükümlerinin de hukuk aleminde sonuç doğurması için kesinleşmesi gerekir. Hükmün kesinleşmeden icra konusu yapılması bunun istisnası değildir. İcra takibine konu edilen hukuk hükmü bozulduğunda icra olduğu yerde durmakta ortadan kalktığında ise icranın eski hale iadesi söz konusu olmaktadır. Bu nedenle hukuk aleminde kesin sonuç doğurabilmesi için hukuk hükümlerinin de kesinleşmesi gerekmektedir.) Kesinleşme ya yasa gereği verildiğinde ya da Yargıtay denetiminden geçmek sureti ile oluşur. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı temyiz yolu kapalıdır. İtiraz yolu açıktır. İtiraz incelemesi de sadece kararın koşullarının varlığı veya yokluğu ile sınırlıdır. Beraat kararı verilmesi gereken bir durumda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi halinde dahi itiraz üzerine dosyayı inceleyen ağır ceza mahkemesi burada beraat kararı verilmesi gerekirdi diyemeyecektir. Buradaki kesinleşme mahkumiyete ilişkin değil, şekle/koşullara ilişkin bir kesinleşmedir.

Hüküm beş yıl içinde suç işlenmesi halinde cezanın çektirilmesine veya kısmen çektirilmesine ya da 5 yıl içinde suç işlenmediğinde 10. Fıkra gereğince hükmün kaldırılarak davanın düşmesine karar verilmesi halinde oluşacaktır. Her iki şekilde de verilen karar temyiz denetimine sahiptir ve yasanın hüküm olarak nitelediği koşulları taşımaktadır. Yani hüküm bu aşamada söz konusu olabilecektir.

Bence HAGB karaı verilirken açıklanan ceza kararı mahkemece varılan kanaatin tutanak altına alınmsından başka bir anlam taşımamaktadır. Orada denetimden geçerek esas açısından berraklaşmış suç. suçlu ve hüküm yoktur.

Bu açıklamalar çerçevesinde ortada bir hüküm sözkonusu olmadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının herhangi bir tazminat disiplin soruşturmasına esas teşkil edemeyeceği, herhangi bir soruşturmaya dayanak teşkil edemeyeceği kanısındayım.