Mesajı Okuyun
Old 03-12-2009, 22:27   #2
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Sn.Katılımcı

Hiç kimsenin ,başkasının hayatını denetlemeye,onu sosyal ve ruhsal bakımdan zararlandıracak biçimde tehdit etmeye hakkı bulunmamaktadır.Süphelinin çocuğunuzun babası olması,geçmişte birlikte bir yaşamınız olması ona bu hakkı vermez.

Her bir eylem için ayrı ayrı suç duyurusunda bulunabilirsiniz.Savcılık gerekli soruşturmayı yapacak ve gerekli görür ise ceza davası açacaktır. Aksi bir "Takipsizlik" kararına karşı itiraz hakkınız olduğunu unutmayınız.

Ayrıca kişisel görüşüm ,asıl amacı kadının ve çoocuğun korunması olan Ailenin Korunması Kanunundan da yararlanmak için Aile Mahkemesine başvurabileceğinizi düşünüyorum.

Bu arada evlilik dışı doğan çocuk baba nüfüsuna kaydedilse ve onun soyadını alsa dahi velayet hakkı annededir.Bu nedenle çocuğunuzun velayetini almak için dava dahi açmanıza gerek bulunmamaktadır.

Çocuğun babası çocukla kişisel ilişki kurulması için dava açmalıdır.

Barolardaki grev ceza soruşturması ve kovuşturmasına ilişkindir.Adli Yardım servisi grevde değildir.Ailenin korunması kararı almak için baroya başvurabilirsiniz.

Paranız olmadığı için ceza soruşturması ve kovuşturması aşamalarında barodan destek alamamanızın sebebi devletin ödeme yükümlülüğünü gereği gibi yerine getirmemesinden kaynaklanmaktadır.Bu da aslında aile hayatı ve özel hayatınızın korunması hakkını kullanamaz hale gelmenize yol açmaktadır.

Bu durum taraf olduğumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırılık oluşturmaktadır.

İstanbul Barosu 2009 01.07.2009-31.12.2009 dönemi tavisye niteliğindeki en az ücret tarifesi için:

http://www.istanbulbarosu.org.tr/Doc...ret07_2009.htm