Mesajı Okuyun
Old 03-10-2006, 08:03   #5
Av. Balkan Tunalı

 
Varsayılan ceza davası ile birlikte görülen tazminat davaları

çok haklısınız
kesinleşmeyen ceza davası maddi anlamda sonuç doğurmayacağı için tazminata hükmedilmemesi gerekir.
belki de ilk derece mahkemesinin verdiği beraat kararı üst mahkemece bozulacak ve mahkumiyet yönünde karar çıkacak daha sonra.
o yüden beraatın kesinleşmediği kararlarda tazminata hükmedilmemesini doğru buluyorum.
boşanma konusunda söyledikleriniz de aynı doğrultuda düşününce bana haklı geliyor.
kaldı ki ceza mahkemesi gerekçeli kararının son kısmında " tebliğden itibaren 15 gün içinde temyiz yolu açık olmakla" benzeri bir ifade kullanmış ki bu ifade tek başına kararın hangi usule göre verildiğini açıkça ortaya konuyor.
Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/10152
K. 2002/11344
T. 30.5.2002
• CEZA MAHKEMESİ İLAMI ( İlamda Şahsi Hakka da Hükmedilmesi-Kararın Kesinleşme Tarihinden İtibaren Hükmedilen Tazminatların ve Bunların Faizinin Talep Edilebilmesi )
• ŞAHSİ HAK ( Ceza Mahkemesi İlamında Şahsi Hakka da Hükmedilmesi-Kararın Kesinleşme Tarihinden İtibaren Hükmedilen Tazminatların ve Bunların Faizinin Talep Edilebilmesi )
• TAZMİNAT ( Ceza Mahkemesi İlamında Şahsi Hakka da Hükmedilmesi-Kararın Kesinleşme Tarihinden İtibaren Hükmedilen Tazminatların ve Bunların Faizinin Talep Edilebilmesi )
2004/m.32
ÖZET : Ağır Ceza Mahkemesi kararında şahsi hakka da hükmedilmesi halinde kararın kesinleşme tarihinden itibaren hükmedilen tazminatlar ve bunların faizi talep edilebilir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR : Ağır Ceza Mahkemesi kararında şahsi hakka da hükmedildiğinden kararın kesinleşme tarihinden itibaren hükmedilen tazminatlar talep edilebileceği gibi kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren bunların faizi de istenebilir. Borçlu şikayeti bu esaslar doğrultusunda incelenmek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 30.5.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.