Mesajı Okuyun
Old 19-09-2009, 17:39   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan advokatpremium
Değerli hukukçu dostlarım,

Takibe konulan bono üzerinde borçlu gözüken şirkete ait 3 ayrı kaşe bulunmakta ve kaşelerin ikisinin üzerinde şirket yetkili temsilcilerinin ikişer imzası bulunmaktadır,diğer şirket kaşesi üzerinde is şirket temsilcisi olmayıp şirket hissedarı olan kişinin iki adet imzası bulunmaktadır.

Alacaklı bonodan dolayı hem şirket aleyhine hem de temsilci olmayan şirket ortağının şahsına karşı icra takibi başlattı. Borçlu şirket borca itiraz etmedi , bu durumda temsilci olmayan şirket ortağının sorumluluktan kurtulması adına izlenecek yollarla ilgili fikirlerinize başvurma ihtiyacım bulunmakta. bu konu ile ilgili Yargıtay içtihadı veya sair her türlü bilgi için şimdiden teşekkürler.

Sayın meslektaşım,

TTK.690. maddenin atfı nedeniyle TTK.590. madde Bonolar hakkında da uygulanabilir bir hükümdür.

Alıntı:
MADDE 690 - Bononun mahiyetine aykırı düşmedikçe poliçelerin cirosuna ait (593 - 602) ve vâdeye dair (615 - 619) ve ödeme hakkındaki (620 - 624) ve ödemeden imtina halinde müracaat haklarına dair (625 - 639, 641 - 643) ve araya girmesuretiyle ödemeye ait (646 - 650 - 654) ve suretlere mütaallik (658, 659) ve bozup değiştirme hakkındaki (660) ve müruruzamana ait (661 - 663) ve iptale mütaallik (669 - 677) ve tatil günleri, müddetlerin hesabı ve atıfet mehillerinin yasağı, poliçeye mütallik muamelelerin yapılması icabeden yer ve imza hakkındaki (664 - 668) ve kanunlar ihtilâfına dair (678 - 687) inci maddeler hükümleri bonolar hakkında da caridir.

Kezalik üçüncü bir şahsın ikametgâhında veya muhatabın ikametgâhından başka bir yerde ödenmesi şart olan poliçeye mütallik (586 ve 609) ve faiz şartına mütedair (587) ve ödenecek bedele dair muhtelif beyanlar hakkındaki (588) ve muteber olmıyan bir imzanın neticelerine dair (589) ve temsil salâhiyetini haiz olmıyan veya salâhiyeti hududunu aşan bir kimsenin imzasına mütedair (590) ve açık poliçeye mütaallik (592) inci madde hükümleri, bonolar hakkında da caridir.

Avala mütedair (612 - 614) üncü maddeler hükümleri de bonolar hakkında tatbik olunur.

613 üncü maddenin son fıkrasında derpiş edilen halde aval, avalın kimin hesabına verildiğini göstermezse bonoyu tanzim eden kimse hesabına verilmiş sayılır.

Yetkisi olmadan bir başkasının temsilcisi sıfatıyla Poliçeye (veya Bono)'ya imza koyan kişiler, şahsen mesul olurlar! İlgili hüküm hemen aşağıdadır.

Alıntı:
II - SALAHİYET OLMAKSIZIN İMZA

MADDE 590 - Temsile salâhiyetli olmadığı halde bir şahsın temsilcisi sıfatiyle bir poliçeye imzasını koyan kimse, o poliçeden dolayı bizzat mesul olur ve poliçeyi ödediği takdirde temsil olunan haiz olabileceği haklara sahip olur. Salâhiyetini aşan temsilci için dahi hüküm böyledir.

Bonoyu görmemekle bilikte anlatımınıza göre, sizin olayınızda hem yetkili şahısların imzaladığı ve bu temelde şirketin sorumlu olduğu bir bono söz konusudur, hem de yetkisi olmadığı halde sözde şirket temsilcisi sıfatıyla imza koyduğu için TTK.590. madde dairesinde şahsen mesul olan bir kişi söz konusudur.

Bir senedin birden fazla tanzim edenin olabileceği de hukukumuzda kabul edilmektedir. Keza bonolarda aval da mümkündür.

Olay yoruma açık gibi dursa bile kanaatimce TTK.590. maddeye göre şahsen mesul tutulması gereken şirket ortağı en kötü ihtimalde dahi aval veren sıfatıyla mesul olur. Ancak bu şahıs ödediği senet bedelini şirketten isteyebilir.