Mesajı Okuyun
Old 31-08-2009, 15:51   #14
av.onur

 
Varsayılan

o tarihte sadece murafaada Yargıtay içtihatının değiştiğini öğrendiğimizden esas gerekçeyi irdeleyememiştik. Sonradan çıkan gerekçelerle kararın "mirasçıların 3. kişi olmaması esasına göre" değil, tam kusurlu sürücünün mirasçılarının "kimse kendi kusurundan yararlanamaz" ilkesi gereği sigorta şirketinden tazminat isteyemeyecekleri olarak gerekçelendirildiğini öğrendik.

1 seneye yakındır 11. ve 17. dairelerin tüm içtihatları bu yöndedir.

Dolayısı ile tam kusurlu olarak kazaya sebnebiyet veren sürücünün mirasçıları sigorta şirketinden tazminat talep edemez.

Esasında sigorta şirketi sigortalısı aracın kusuru oranında sorumlu olduğundan dolayısı ile sigortalı aracın sürücüsünün ölümünden dolayı o aracın sigorta şirketinden tazminat talebinde bulunulamaz. Esasında yargıtay hala sürücünün mirasçılarının miras hukukundan bağımsız bir şekilde 3. kişi oldukları yolundaki görüşünü değiştirmiyor. Ancak sürücünün kusurundna yararlanamazsınız diyerek dolaylı olarak da olsa tazminat talebini bu yolla kapatıyor. Bunun çok açık bir şekilde 2. kararda irdelendiğini görüyoruz.

Örnek kararlar:

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/986
K. 2008/9410
T. 15.7.2008
• ZORUNLU MALİ MESULİYET SİGORTASI ( Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi/Davalı Sigortacının Sorumluluğunun Olmadığı - Destekten Yoksun Kalma Tazminatı )
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( ZMMS/Davalı Sigortacının Sorumluluğunun Olmaması - Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi )
• ZARARIN GİDERİLMESİ İSTEMİ ( Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi - Birlikte Kusurun Varlığının İstemde Bulunanın Değil Ölenin Davranışına Göre Belirleneceği/Sigortacının Sorumluluğunun Olmadığı )
• BİRLİKTE KUSURUN VARLIĞI ( Esas İtibariyle İstemde Bulunanın Değil Ölenin Davranışına Göre Belirleneceği - Destekten Yoksun Kalma Tazminatı İstemi/Sürücünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi )
• SİGORTACININ SORUMLULUĞU ( ZMMS/Aracın İşleteni ve Sürücüsünün Tam Kusurlu ve Tek Taraflı Yaptığı Kazada Ölmesi - Birlikte Kusurun Varlığının İstemde Bulunanın Değil Ölenin Davranışına Göre Belirleneceği/Sigortacının Sorumluluğunun Olmadığı )
2918/m. 91, 92
818/m. 44/1
ÖZET : İşletenin ölümü nedeniyle onun desteğinden mahrum kalanların trafik sigortacısından talepte bulunabilecekleri ilke olarak kabul edilmelidir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, işletenin ( olayımızda aynı zamanda sürücü olanın ) kendi kusurundan yararlanmaması gerektiğidir. Yansıma yolu ile zarar görmüş olan destek tazminatı isteyenlerin kendilerine destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasına sahip olabilmeleri hukuken mümkün bulunmamaktadır. Bu itibarla destek tazminatı talebinde bulunulması halinde davalı zarar sorumlusunun, ölenin de birlikte kusuru olduğunu ileri sürerek BK’nun 44/1 nci maddesi gereğince tazminatın kusur oranında indirilmesini talep etmesi mümkündür. Zira, destekten yoksun kalma nedeniyle zararın giderilmesi isteminde bulunulması halinde birlikte kusurun varlığı esas itibariyle istemde bulunanın değil, ölenin davranışına göre belirlenir. Dairemizin son uygulaması da bu yöndedir.

Bu durum karşısında, davacıların desteği, davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracın işleteni ve sürücüsü olan kişinin tek taraflı olarak kendisinin yaptığı kazada öldüğü, tam kusurlu bulunduğu, davalı trafik sigortacısının bir sorumluluğunun olmadığı dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm konulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Samsun Asliye 3. Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13.10.2006 tarih ve 2006/45-2006/320 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Berkant Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içersindeki dilekçe, layihalar duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkillerinin desteğinin davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracı kullandığı sırada meydana gelen kaza sonucu öldüğünü, maddi zararlarının doğduğunu ileri sürerek, poliçe limiti olan 50,000,000,000,-TL’nin 22.08.2005 tarihinden itibaren reeskort faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, sigortalı aracın davacıların desteklerine ait olduğunu, işleten sıfatı bulunduğunu, tam kusurlu şekilde kaza yapıldığını, davacıların talep hakkı olmadığını, reeskort faizi isteminin yersiz bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların desteğinin aracın davalı tarafından trafik sigorta poliçesiyle sigorta örtüsüne alındığı, kendisi tarafından aracın kullanıldığı sırada tek taraflı meydana gelen kazada öldüğü, bu kazanın davalıya rücu imkanı tanımadığı, destekten yoksun kalma hakkının miras hakkına dayanmadığı, davalının police hükümlerine göre sorumlu olduğu gerekçesiyle, Fatma Kır için 43.819,09.-YTL. , Selim Kır için 1.657,99.-YTL ve Mehtep Kır için 4.522,92.-YTL maddi tazminatın 31.08.2005 tarihinden itibaren reeskont faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

Dava, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davalının , davacıların miras bırakanı ve aynı zamanda destekleri olan Salim Kır’a ait aracın trafik sigortacısı ( Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı ) olduğu, 23.07.2005 tarihinde tek taraflı meydana gelen kazada anılan desteğin öldüğü, kazanın aracın işleteni ve aynı zamanda sürücüsü olan desteğin tam kusuru ile gerçekleştiği, başka etkenin bulunmadığı hususları uyuşmazlık konusu değildir.

Trafik sigortası ( Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ) motorlu bir aracın, karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahillinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortasıdır. Trafik sigortacısının sorumluluğunun sınırı ise KTK’nun 92 nci maddesinde belirlenmiştir.

Destek zararı, ölenin değil üçüncü kişilerin üzerinde doğan dolaylı ve yansıma yolu ile meydana gelen zarardır. İşletenin yakınlarının uğradıkları destek zararlarının trafik sigortacısının sorumluluğu kapsamı dışında kaldığı açıkça düzenlenmediği gibi, genel şartlarda da bu yolda bir sınırlamaya yer verilmemiştir. O halde, işletenin ölümü nedeniyle onun desteğinden mahrum kalanların trafik sigortacısından talepte bulunabilecekleri ilke olarak kabul edilmelidir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, işletenin ( olayımızda aynı zamanda sürücü olanın ) kendi kusurundan yararlanmaması gerektiğidir. Yansıma yolu ile zarar görmüş olan destek tazminatı isteyenlerin kendilerine destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasına sahip olabilmeleri hukuken mümkün bulunmamaktadır. Bu itibarla destek tazminatı talebinde bulunulması halinde davalı zarar sorumlusunun, ölenin de birlikte kusuru olduğunu ileri sürerek BK’nun 44/1 nci maddesi gereğince tazminatın kusur oranında indirilmesini talep etmesi mümkündür. Zira, destekten yoksun kalma nedeniyle zararın giderilmesi isteminde bulunulması halinde birlikte kusurun varlığı esas itibariyle istemde bulunanın değil, ölenin davranışına göre belirlenir. Dairemizin son uygulaması da bu yöndedir.

Bu durum karşısında, davacıların desteği, davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracın işleteni ve sürücüsü olan kişinin tek taraflı olarak kendisinin yaptığı kazada öldüğü, tam kusurlu bulunduğu, davalı trafik sigortacısının bir sorumluluğunun olmadığı dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm konulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 15.07.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/2091
K. 2008/4053
T. 15.9.2008
• TRAFİK KAZASI NEDENİYLE ÖLÜM ( Trafik Kazasında Ölen İşletenin Yakınları Trafik Sigortacısından Destekten Yoksun Kalma Tazminatı İsteyebilecekleri )
• DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI ( Trafik Kazasında Ölen İşletenin Yakınları Trafik Sigortacısından İsteyebilecekleri )
• İŞLETENİN ÖLÜMÜ ( Nedeniyle Onun Desteğinden Mahrum Kalanlar Trafik Sigortacısından Destekten Yoksun Kalma Tazminatı İsteyebilecekleri - Ancak İşleten Kendi Kusurundan Yararlanmaması Gerektiği )
• ARAÇ SÜRÜCÜSÜ OLAN İŞLETEN ( Trafik Kazasında Ölen İşletenin Yakınları Trafik Sigortacısından İsteyebilecekleri - İşletenin Kusur Oranına Göre Tazminatın Belirlenmesi Gerektiği )
818/m. 44
2918/m. 92
ÖZET : Davacı, araç işleteni ve sürücüsü olan eşinin trafik kazasında öldüğünü ileri sürerek trafik sigortasını yapan şirketten destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur. işletenin ölümü nedeniyle onun desteğinden mahrum kalanlar trafik sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilirler. Ancak işleten kendi kusurundan yararlanmamalıdır. Bu nedenle aynı zamanda araç sürücüsü olan işletenin kusur oranına göre tazminatın belirlenmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, davalı sigorta şirketine sigortalı araç ile kaza yapan ve araç sürücüsü olan davacının eşinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak 500,00.- YTL destekten yoksun kalma tazminatının, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının eşi olan sürücü tam kusurlu olduğundan tazminat talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile, 500,00.- YTL'nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava destek tazminatı istemine ilişkindir.

Trafik sigortası, ( Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ) bir motorlu aracın kara yolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin zarara uğramasına neden olması halinde aracı işletenin zarara uğrayan kişilere karşı sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve de yapılması zorunlu sigorta türüdür.

Destek zararı, ölenin mirasçılarının ( yakınlarının ) zarara neden olanlardan talep ettikleri bir tazminattır. İşletenin ( sürücünün ) yakınlarının uğradıkları destek zararının trafik sigortacısının sorumluluğu kapsamı dışında kaldığı konusunda açık bir yasal düzenleme bulunmadığı gibi poliçe genel şartlarında da böyle bir kısıtlamanın olmadığı anlaşılmaktadır. O halde işletenin ölümü nedeni ile onun desteğinden mahrum kalanların trafik sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilecekleri ilke olarak kabul edilmelidir. Ancak; dikkat edilmesi gereken bir hususta işletenin ( sürücünün ) kendi kusurundan yararlanmaması gereğidir. Somut olayda, işleten aynı zamanda araç sürücüsüdür. Destek tazminatı isteyenlerin destek sağlayan kişinin sahip olduğu haktan fazlasına sahip olabilmeleri hukuken mümkün değildir. Bu durumda ölenin de kusuru olduğu düşünülerek BK'nun 44/1. maddesi gereğince tazminatın kusur oranına göre belirlenmesi gerekir. Mahkemece tarafların delilleri toplanmalı, davacıların desteği olan araç sürücüsünün ölüm sebebi araştırılmalı, uzman bilirkişiden alınacak rapor ile kusur oranı tesbit edilmeli, sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 15.09.2008 günü oybirliği ile karar verildi.