Mesajı Okuyun
Old 30-07-2009, 17:26   #7
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan


Alıntı:
Yazan kaanyaren
borçlu B de halen derdest olan Ticaret mahkemesindeki menfi tespit davasından vazgeçmiştir.

2. protokolde:

Alıntı:
Yazan kaanyaren
mevcut tüm dava ve icra takiplerinden feragat edilmesi


olduğuna göre B, 10.000 TL bedelli bonoya mesnetle ikame ettiği 2. menfi tespit davasından feragat etmiştir (vazgeçme değildir sanırım?). İşbu feragat ile reddedilen 2. menfi tespit davasında verilerek kesinleşen karar maddi anlamda kesin hüküm teşkil eder. Dolayısıyla işbu davada B nin feragatı ile reddolup kesinleşen karar varken B, 1. kambiyo takibi sebebiyle istirdat davası ikame edemez, çünkü feragati ile 1. kambiyo takibindeki borcunu kabul etmiş sayılır(Buradaki açıklamalarım mesajımın sonundaki Ağır Cezaya ilişkin bölümden tamamen bağımsız değerlendirmeye dayalıdır).

1. menfi tespit davası (50.000 TL bedelli 3 adet bono için olan) kısmi kabul, kısmi redle sonuçlanmış;

Alıntı:
Yazan kaanyaren
feragat edilmeyen tek dosya eski avukat olan C'nin Ticaret mahkemesine ilk açılan ve kısmen kabul edilen davadan kaynaklanan vekalet ücreti alacağıdır. Borçlu buna karşı İcra mahkemesinde dava açarak protokol gereği düşürmüştür.

dediğinize göre; işbu menfi tespit davası kararı kesinleşmiştir (ki fer’ileri icra takibine konu edilmiştir?). 2. Protokolde de borcun asıl ve fer’ileri itfa ile son bulduğundan İcra Mahkemesi “icranın geri bırakılmasına” karar vermiştir (ki umarım protokol itfa ile ilgili maddeyi haizdir )? Veya A nın (D nin) tüm alacak ve fer’ilerinden feragat etmesi sebebiyle.

Bu 2. kambiyo takibinden D feragat etmiştir; aslında “tek başına” değerlendirme yapılırsa bu feragatin B nin hukuki alanında doğurduğu anlam: B nin A ya (ve dolayısıyla temlik alan D ye) borcu bulunmamaktadır. Fakat bu feragatin mesnedi 2. protokol olduğuna göre burada: 2. Protokolde aslında B nin borçlu olduğunun ve bu borcunu kabulle A ya (temlik alan D ye) ödeme yaptığının kabulü ve bu protokole dayalı ödemesini gösteren belge var mıdır?

Alıntı:
Yazan kaanyaren
protokol gereğince tüm icra takiplerinden feragat edilmiş ve satış işlemi de gerçekleştirilmemiştir. Taraflar paralarını alarak gitmişlerdir
2. protokolde olan şey sadece herkesin karşılıklı feragati ise ve protokolde B nin aslında borcunu kabulüne ve işbu borç nedeniyle ödeme yaptığına dair bir madde yoksa B den tahsil edilen para sebebiyle B nin istirdat davası ikame edebileceği kanaatindeyim. Çünkü elbette ki ortada “satış talep edilmiş bir icra takibi” vardır ve B işbu takibe mesnetle A ya (aslında temlik edenin artık tasarruf yetkisi olmamakla D ye) makbuz karşılığı ödeme yapmıştır (2. kambiyo takibinde gayrimenkullerinin satılması tehdidi altındadır). Akabinde de D (A) 2. kambiyo takibinden feragat etmiştir ki; aslında B, borcu olmayan bir parayı ödemiştir.
Kısaca burada en önemli olan mevzuu 2. protokolün içeriğidir (ve bu protokolün maddelerini dikkatle inceleyip savunmanızı yapmanız gerekeceği kanaatindeyim; eğer belge, makbuz karşılığı B nin A ya(D ye) ödemesi varsa bu makbuzun tarihi ile 2. protokol tarihini de karşılaştırınız).

Diğer taraftan;
* Burada 1. protokolde

Alıntı:
Yazan kaanyaren
Protokoldeki “50.000 TL bedelli 3 adet bono vadesinde(?) ödenmesi halinde” A, 1. kambiyo takibinden feragat edecektir.

denmektedir. Teminat olan, 50.000 TL lik 3 adet bono değildir. Cümleden anlaşılan;
__ 50.000 TL lik 3 adet bono B tarafından ödenecektir.
__ 50.000 TL lik bonolar ödenirse 1. KAMBİYO TAKİBİ GEÇERSİZ OLACAKTIR. 1. kambiyo takibi borcunun ödenmesi şartı (karşılıklı mutabakatla) : -2. kambiyo takibindeki 3 adet bononun- vadesi (?) geldiği halde B tarafından ödenmemesidir. Yani (tabiri caizse) 50.000 TL lik bonolara teminat olan 1. kambiyo takibidir.

Bu noktada Ağır Ceza Mahkemesinin bakışı: 50.000 TL lik 3 adet bononun tahsili işlemine başlanması (2. kambiyo takibine geçilmesi) 1. kambiyo takibindeki borcu bitirmektedir. A'ya diyor ki: şayet sen 3 adet bono bedeli 50.000 TL yi tahsil edersen 1. protokole göre 1. kambiyo takibindeki 10.000 TL lik bonodan feragat etmiş olman gerekir. Çünkü bedelsiz kalan böylece 1. kambiyo takibidir.
Kanaatimce bu noktada yapılması gereken şey: 1. protokolde (protokol metni sizde-protokol "vadesinde" kelimesi çıktığında bambaşka bir anlam kazanır) 50.000 TL lik 3 adet bononun vadesinde ödenmemesi halinde 1. kambiyo takibinin işbu protokolün cezai şartı ve/veya 3 adet bono ve 1. kambiyo takibinin hepsinin muacceliyeti olması durumu ve/veya 2. protokolle de bağlantı kurularak aslında işbu bonoların tamamının B nin borcu olduğunu B nin kabulü gibi bir durum ortaya çıkabiliyorsa Ağır Ceza Mahkemesi kararı için bunların kullanılabilmesi mümkün olacaktır. Yine B nin 1. menfi tespit davasından feragati ile kesinleşen kararı da B nin işbu 1. kambiyo takibinden dolayı A ya borcu olduğunun kabulü şeklinde kullanabilirsiniz (diye düşünüyorum ).

Not: Sayın kaanyaren, protokoller, varsa belge ve makbuzlar, işlemlerin tarihleri sizde olduğu için en doğru değerlendirmeyi yapabilecek olan sizsiniz.

Saygılarımla...