Mesajı Okuyun
Old 30-07-2009, 08:19   #6
kaanyaren

 
Varsayılan

Sayın meslekdaşım haklısınız karışık yazdım sanırım biraz ama inanın olay karışık aslında özetlemenizin çok yüksek kısmı doğru.

1-B, A’ ya 10.000 TL bedelli bono vermiştir.
2-B, 10.000 TL lik bonoyu vadesinde ödemediğinden A (avukat) C ye vekalet vererek işbu bonoya mesnetle 1. kambiyo takibini başlatmıştır
3-1.Kambiyo takibi derdest iken A ve B aralarında 1.protokolü akdetmiştir.
İşbu 1. protokole göre:
a-B, A’ ya 3 adet total tutarı 50.000 TL bono vermiştir.
b-Protokoldeki “50.000 TL bedelli 3 adet bono vadesinde ödenmesi halinde” A, 1. kambiyo takibinden feragat edecektir.
4-B, 1. protokol şartlarını yerine getirmemiştir.
5-A (avukatı) C vasıtasıyla kendisine B tarafından 1.protokolle keşide edilen 50.000 TL bedelli 3 adet bono hakkında 2. kambiyo takibini başlatmıştır.
6-2.kambiyo takibine B, süresinde itiraz etmemiştir.
7-B, kesinleşen 2.kambiyo takibinden dolayı A aleyhine Ticaret Mahkemesinde işbu 50.000 TL bedelli 3 adet bononun “teminat olarak verildiği ve bedelsiz oldukları” iddiasıyla menfi tespit davası ikame etmiştir.
8-Menfi tespit davası derdest iken A, 1. ve 2. kambiyo takibi alacaklarını D’ ye temlik etmiştir
9-D, avukat E ye vekalet vermiştir ve 1. ve 2. kambiyo takipleri ile menfi tespit davası E tarafından D’ye vekaleten takip edilmiştir.
10-Avukat E tarafından icra dosyasından daha önce başlatılmış olan satış işlemlerine devam edilmiştir
11- Bu sırada satışa engel olmak için Borçlu bahsettiğim ikinci menfi tespit davasını açmış ve bedelin tamamını icra veznesine yatırarar satışı durdurmuştur. Bunun üzerine Avukat E tarafından 50.000 TL olan takip üzerinden satış talep edilmiştir.
12- Bu esnada Ticaret Mahkemesine ilk açılan dava sonuçlanmış ve borçlunun borcunun 40.000 Olduğu ve 10.000 TL lik takibin ödenmediği sadece yapılan ödemelerin 50.000 TL den düşmesi gerektiğinden bahisle 40.000 TL kadığına karar vermiş ve bu karar onanmıştır. (ama düşen miktarın ilk takiple alakası yoktur)
13- Avukat E'nin 50.000 TL lik dosyadan satış günü alması üzerine taraflar anlaşmışlar ve düzenlenen protokolü Alacağı temlik veren A,temlik alan D ve borçlu B birlikte imzalayarak mevcut tüm dava ve icra takiplerinden feragat edilmesi gerektiği ve hiç bir hak ve alacak kalmadığını konusunda anlaşmışlardır
14- Avukat E de mevcut icra takiplerinden feragat etmiş, borçlu B de halen derdest olan Ticaret mahkemesindeki menfi tespit davasından vazgeçmiştir.
15-Burada feragat edilmeyen tek dosya eski avukat olan C'nin Ticaret mahkemesine ilk açılan ve kısmen kabul edilen davadan kaynaklanan vekalet ücreti alacağıdır. Borçlu buna karşı İcra mahkemesinde dava açarak protokol gereği düşürmüştür.
16- Avukat C nin aldığı cezanın içerğine gelince; Ağır Ceza mahkemesi ticaret mahkemesinin aksine yorumla senetlerin teminat olarak verildiğini ve bu nedenle de ilk takipten feragat etmeden ikinci takipten işlem yapamayacağından bahisle ceza vermiştir.
17- İşte burada protokol gereğince tüm icra takiplerinden feragat edilmiş ve satış işlemi de gerçekleştirilmemiştir. Taraflar paralarını alarak gitmişlerdir. Aradan 1 yıl geçtikten sonra borçlu B tarafından " benden cebri icra yolu ile alacağı tahsil ettiler, aslında 50.000 TL lik borç teminattı benden fazla tahsil ettiler" diyerek alacaklılar A ve D hakkında İSTİRDAT DAVASI açmıştır
18- Yine avukatlar olan C ve E aleyhine de özellikle ceza mahkemesinin kararına istinaden maddi ve manevi tazminat talepli dava açmıştır. B'nin iddiasına göre C ceza aldığına göre diğer avukat E de ceza almalıdır fakat ortada halen açılmış bir dava yoktur hazırlık aşamasındadır.

Sayın meslektaşım karşık anlattığım için kusuruma bakmayın ayrıca ilginize çok teşekkür ederim. Aslında olay ilginç olduğu için paylaşmak istedim cevaplarınızı bekliyorum ..