Mesajı Okuyun
Old 21-07-2009, 15:43   #565
uSaRe01

 
Varsayılan

Baldize, eskilerin tabiriyle mısrâ -i ber-ceste, şiirlerin en vurucu, en etkileyici dizesi ya da dizeleridir. Öyle ki, bazen bir şiiri, bir şairi, çoğu kez onun şiir(ler)indeki baldizesiyle ya da baldizeleriyle hatırlarız. Râgıb Paşa “Eğer maksud eserse mısrâ-i berceste kâfidir.” diyerek, bir ya da birkaç baldizenin bir eser yaratmak için kâfi olduğunu ileri sürmüştür.
İşte Türk şiirinin binlerce baldize örneğinden sadece birkaçı:

Kişi noksanını bilmek gibi irfân olmaz (Bursalı Tâlib)

Merd-i kıptî secaat arzederken sirkatin söyler (Râgıb Paşa) (Çingenenin mert olanı marifetlerini sıralarken hırsızlıklarından da söz eder)

Âyinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz
Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde (Ziya Paşa) (İnsanın aynası işidir. Kişinin ne derece akıllı olduğunu, o kişinin ortaya koyduğu işle (yani ürünle, yapıtla) anlayabiliriz.)

Hatırından çıkmasun dünyaya üryan geldiğün (Nâbî)

Doğru olursan ok gibi yabana atarlar seni
Eğri olursan yay gibi elde tutarlar seni (La Edri)