Yargıtay Ceza Genel Kurulu, ’basın özgürlüğünün belli ölçülerde abartmaya hatta kışkırtmaya başvurmayı da içerdiği’ni, bu tür ifadelerin kişisel saldırı olarak görülemeyeceğini vurguladı.

Yargıtay’ın bu kararı, 20-21-22 ve 23 Nisan 2001’de Milliyet gazetesinde yayınlanan yazılarından dolayı gazeteci Tuncay Özkan aleyhine, eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan’a "görevinden dolayı basın yolu ile adiyen tahkir" suçundan açılan dava sürecinde verildi.

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, yetersiz gerekçeyle beraat kararı verildiğine işaret ederek, yerel mahkemenin kararını bozdu. Ancak Yargıtay Başsavcılığı, dairenin bu kararına itiraz ederek, yerel mahkemenin beraat kararının onanmasını istedi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu da Başsavcılığın itirazını kabul ederek, 4. Ceza Dairesi’nin bozma kararını kaldırdı ve beraat kararını oy çokluğu ile onadı.

AŞAĞILAMA YOK

Kararda, yazı dizisinin içinden bazı sözcükler alınarak sonuca varılamayacağı belirtildi. Kararda, şöyle denildi: "Yargılama konusu haber ve yorum metinlerindeki eleştiri ve değer yargılarının bir kısmı sert ve çarpıcı bir üslupla dile getirilmiştir. Eleştirinin sert üslupla gerçekleştirilmesi, kaba olması ve nezaket sınırlarını aşması, eleştirenin amacına, eğitim ve kültür düzeyine bağlı bir olgudur. Ancak kabul edilmelidir ki, basın özgürlüğü, belli ölçülerde abartmayı, hatta kışkırtmaya başvurmayı da içerir."
kaynak:www.hürriyet.com