Şahıs, kendi üzerine kayıtlı bir gayrimenkulü müvekkiliniz üzerine geçirecekse, büyük ihtimal gerçekte bağışlama olacak, tapuda satış gözükecek, şahsın ölümünden sonra çocuklar muris muvazaası nedeniyle tapu iptal davası açabilir ve aşağıdaki hususları kanıtladıklarında kazanırlar. Hatta kazanmama ihtimalleri çok az..

1-Tapuda satıcı olarak muris, alıcı olarak murisin eşi ya da kısa bir zaman sonra eşi olacak kişi gözükecek. Bu da bir kere muvazaanın bulunduğu karinesini oluşturuyor. Hatta şahıs taşınmazı, müvekkilinizin hala oğlu, teyze kızı, amcasının damadı vs. gibi kişilerin üzerine geçirse dahi bu böyle. Hele ki eş!
2-Tapuda gösterilen bedel ile gerçek bedel arasında fahiş fark olduğunu
3-Satın alan kişinin (müvekkilinizin) bu evi almaya maddi gücünün olmadığını (hangi parayla almış, evin bedeli kadar bir para nereden geldi)
4-Murisin ev satmasını gerektirecek bir olayın olmadığını (tedavi masrafı, düğün, başka bir gayrimenkul alma vs.)
5-Evin bedelinin muriste gözükmediğini (evi sattı bedeli ne yaptı nerede kullandı)

Ancak bu durum genelde murisin kendi üzerindeki taşınmazı eşinin, çocuklarından birinin vs. nin üzerine geçirmesi şeklinde karşımıza çıkıyor ve mirasçılardan mal kaçırma olarak anılıyor. Bu durumda çok büyük ihtimalle satış iptal edilir.

Sizin olay bu şekilde mi olacak yoksa şahıs 3.kişinin evini mi müvekkilinize alacak? Böyle olduğunda ortada gizli irade olmayacak. Satış gerçek satış olacak. Yani evini satmak isteyen 3. kişi satıcı gözükecek, müvekkiliniz alıcı gözükecek. 3. kişi gerçekten de evini satacak ve bedelini alacak; ortada muvazaa olmayacak, satış sözleşmesi geçerli bir sözleşme olacak. Bu durumda çocuklar muris muvazaası nedeniyle tapu iptal davası açamazlar..Ancak başka yollara başvurabilirler mi bilemiyorum? Kanaatimce başvuramamaları lazım çünkü sağken muris parasını dilediği gibi kullanabilir.