Mesajı Okuyun
Old 29-06-2009, 15:15   #5
Songül Yıldız Aksarı

 
Varsayılan aile konutu şerhi

body { color: black; text-align: justify; font-size: 12px; font-family: Arial; background-image: url( "C:\Program Files\Palmiye\Palmiye Mevzuat\Temp\Background7.jpg" ); } table { color: black; text-align: justify; font-size: 12px; font-family: Arial; border=1; bordercolor=blue; } a:link { color: green; } a:hover { color: fuchsia; } a:visited { color: green; } a.p_r { text-decoration: none; } .p_a { text-indent: 15px; } .p_b { text-indent: 15px; font-weight: bold; } .p_c { color: red; text-indent: 15px; font-weight: bold; padding-top: 50px; } .p_d { color: red; text-indent: 15px; font-weight: bold; } .p_e { color: blue; text-align: center; font-weight: bold; } .p_f { color: blue; font-weight: bold; } .p_g { text-align: justify; } .p_h { color: #FFFFFF; background-color: #CC0000; font-weight: bold; } .p_i { color: blue; background-color: #ccddee; text-align: center; font-weight: bold; } .p_j { background-color: #336699; color: #FFFFFF; text-indent: 5px; font-weight: bold; } .p_k { text-align: justify; } .p_l { color: blue; text-align: right; vertical-align: top; font-weight: bold; } .p_m { color: red; font-weight: bold; } .p_n { color: red; font-size: smaller; } .p_o { color: blue; font-size: smaller; } .p_p { text-indent: 5px; font-weight: bold; color: White; background-color: #336699; width: 100%; } T.C.
YARGITAY
İkinci Hukuk Dairesi Esas No : 2005/12031 Karar No : 2005/14273 Tarih : 17.10.2005
  • BOŞANMA NEDENİYLE TAZMİNAT ( Davacı Akıl Hastası Olup Eylemleri İradi Olmayıp Kendisine Kusur İzafe Edilemeyeceğinden Medeni Kanundaki Manevi Tazminat Şartlarının Oluşmaması )
  • AİLE KONUTU ŞERHİ ( Türk Medeni Kanunu'nun 1240. Maddesinin Ancak Katılma Rejiminin Ölüm Nedeniyle Sona Ermesi Halinde Uygulanması-Boşanma Halinde Bu Maddenin Uygulanamaması )
  • BOŞANMADA KUSUR ( Davacı Akıl Hastası Olup Eylemleri İradi Olmayıp Kendisine Kusur İzafe Edilememesi )

ÖZET :
Davalı kadının "aile konutu şerhi" verilmesi hakkında harcı verilerek usulüne uygun açılmış bir davası olmadığı halde "aile Konutu olduğu şerhinin konulmasına, davalının bu evde reşit olmayan çocuğu ile birlikte oturmasına" şeklinde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. ( TMK. 202/1-240 ) Zira Türk Medeni Kanununun 240. maddesi ancak katılma rejiminin ölüm nedeniyle sona ermesi halinde uygulanır, boşanma halinde bu maddenin uygulanma olanağı yoktur.

DAVA :
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, nafakalar, tazminat ve aile konutu şerhi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR :
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * davacı akıl hastası olup eylemleri iradi olmayıp kendisine kusur izafe edilemeyeceğinden Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi şartlarının gerçekleşmemesine; gerekçeli kararın izahat bölümünde davalı kadına manevi tazminat verilmesi gerektiğine işaret edilmiş ise de bu hususun hüküm fıkrasında yer olmamasına göre sonucu itibariyle manevi tazminata hükmedilmemesi doğru olup davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yersizdir.
2- Davalı kadının "aile konutu şerhi" verilmesi hakkında harcı verilerek usulüne uygun açılmış bir davası olmadığı halde "aile Konutu olduğu şerhinin konulmasına, davalının bu evde reşit olmayan çocuğu ile birlikte oturmasına" şeklinde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. ( TMK. 202/1-240 ) Zira Türk Medeni Kanununun 240. maddesi ancak katılma rejiminin ölüm nedeniyle sona ermesi halinde uygulanır, boşanma halinde bu maddenin uygulanma olanağı yoktur.

SONUÇ :
Temyiz olunan hükmün 2. bentte yazılı nedenle davacı koca yararına BOZULMASINA, tarafların bozma kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının ise 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, temyiz peşin harcının yatıran davacıya geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Öncelikle belirtmek isterim ki, taraflar artık boşanmış olduğundan aile konutu şerhinin kaldırılması artık mümkündür. Aile konutu şerhi boşanma kesinleşene kadar müvekkilinizi koruyabilir. Ancak açılmış olan bir katılma alacağı davası var. Bu davada dava süresince konutun satışının önlenmesi için yeni bir tedbir istemenizi öneririm. Müvekkilinize karşı açılmış olan davada da katılma alacağı davasının bekletici mesele yapılmasını, katılma alacağı davası sonuçlanana kadar beklenmesini istmenizi tavsiye ederim. Çünkü katılma alacağı davası sonunda evin yarı hissesi müvekkilinize ait olabilecektir. Bu durumda ecrimisil istemi kesinlikle haksız olacaktır.

Bence şuanda taraflar boşanmış olduğu için aile konutu şerhinin bir faydası kalmamıştır. Acil olarak katılma alacağı davasında tedbir alınmalıdır. Karşı taraf evi satarsa katılma alacağı davasını kazanmış bile olsanız müvekkilinizin eline bir şey geçmeyebilir.