Mesajı Okuyun
Old 25-06-2009, 18:22   #15
Hasan Bahadır Büyükavcı

 
Varsayılan

Olması gereken açısın Talih Uyar gibi düşünmekteyim.

Alıntı:
Uygulamada; «imza itirazının kabulü» kararı ile birlikte «takibin durdurulmasına» karar verilen durumlarda; borçlunun -daha önce mahkemeden ihtiyati haciz kararı alınarak- taşınır ya da taşınmazı üzerine konulan hacizler ne bu kararın verilmesinden ve ne de kesinleşmesinden sonra, icra müdürlüklerine -takip «iptal edilmemiş olduğundan- kaldırılmamakta ve borçlular bunu sağlamak için ayrıca, alacaklıya karşı «olumsuz tesbit davası» açmak zorunda kalmaktadırlar. Bu nedenle, yapılacak bir kanun değişikliğinde, İİK. mad. 170/III, c: 2’nin «itirazın kabulü ile takibin duracağı ve kararın kesinleşmesi halinde takibin iptal edileceği» şeklinde değiştirilmesi isabetli olacaktır...

Nedense bizim İcra-İflas kanunumuz "kredi kuruluşları" ile ilgili hükümleri düzenlerken o kadar dikkatli ki(!) bunu neden tüm maddelerde göremiyorum, hayret ediyorum.