Mesajı Okuyun
Old 19-06-2009, 08:28   #3
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım;
Aşağıda sunduğum yargıtay kararını incelemenizi öneririm.Saygılarımla..

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ
Tarih: 17.05.2006 Esas: 2005/5657 Karar: 2006/5828

ÖZET: Usulüne uygun çağrılmalarına rağmen taraflardan hiçbirinin duruşmaya katılmaması halinde, dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına; işlemden kaldırılmasından itibaren üç ay içinde yenilenmeyen davaların da açılmamış sayılmasına karar verilir. Somut olayda, davacı vekilinin mazeret faksı göndermesi üzerine mahkemece "...davacı vekilinin mazeretini belgeleyip pul ibraz etmesi halinde bu celse için mazeretli sayılmasına..." karar verilmiştir. Mesleki mazeretin şartlı olarak kabulü doğru değildir. Açıklanan husus dikkate alınmadan davacının davasını yenileme hakkını ortadan kaldırır tarzda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu m. 409.

Taraflar arasında görülen davada Gebze Asliye 3. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 18.02.2005 tarih ve 2004/366 - 2005/55 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi M.L. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra, işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, iş mahkemesinde görülen dava sonunda iş kazası sonucu ölen A'nın mirasçılarına müvekkilinin ve davalıların tazminat ödemeye mahkûm edildiklerini, davalıların kusur oranlarına tekabül eden tutarın müvekkilince ödenmek zorunda kalındığını ileri sürerek, toplam 86.558.428.577.-TL'nin temerrüt faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan .......... Beton İnş. Taahhüt San. ve Tic. A.Ş. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalıya, dava dilekçesi tebliğ edilmemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar doğrultusunda, davacının mesleki mazeretini belgelendiremediği, dosyanın 26.10.2004 tarihinden itibaren müracaata bırakılmış sayıldığı gerekçeleriyle, davanın HUMK'nun 409'uncu maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
HUMK'nun 409'uncu maddesi hükmünce, usulüne uygun çağrıldıkları halde, tarafların hiçbiri duruşmaya gelmediği takdirde, dava yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına, işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç ay içinde yenilenmeyen davaların da açılmamış sayılmasına karar verilir.
Somut olayda, davacı vekilinin mazeret faksı üzerine 26.10.2004 tarihli oturumda "...davacı vekilinin mesleki mazeretini belgeleyip pul ibraz etmesi halinde bu celse mazeretli sayılmasına, belgeleyemediği takdirde bu celseden geçerli olmak üzere dosyanın müracaata bırakılacağının, önümüzdeki celse karara bağlanmasına..." şeklinde ara karar oluşturulmuş, bu oturumu takip eden ve davacı vekilinin de hazır bulunduğu 18.02.2005 tarihli oturumda da "...davacı vekilinin mesleki mazeretini belgelendiremediği, dosyanın önceki ara karar doğrultusunda 26.10.2004 tarihinden itibaren müracaata bırakılmış sayıldığı, anılan tarihten itibaren üç aylık yenileme süresinin dolmuş olduğu..." gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Oysa, mahkemece, mesleki mazeretin mutlak surette belgeli olması arandığına, 26.10.2004 tarihli oturumda mesleki mazeret dilekçesinin belgeli olmadığına, mazeretin de şartlı kabulünün de olanaklı bulunmamasına, kaldı ki; anılan bu oturumda belgesiz mesleki mazeretin kabul edilmiş olmasına göre, davacının davasını yenileme hakkını dahi ortadan kaldırır tarzda yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.05.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.