Mesajı Okuyun
Old 10-06-2009, 10:57   #4
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 1999/5784

K. 1999/9049

T. 18.5.1999

REKABET YASAĞI ( İşçinin Ayrıldıktan Sonra Altı Ay Süreyle İzin Almadan Aynı Faaliyet Alanında ve İşyeri Müşteri Portföyündeki Bir Şirkette Çalışamamasının Öngörülmesi )

• CEZAİ ŞART ( İşçinin İzin Almadan Ayrıldığı Yerin Müşteri Portföyündeki Bir Şirkette Çalışması-Rekabet Yasağı )

• İŞÇİNİN AYRILDIĞI YERDEN İZİN ALMADAN O YERİN MÜŞTERİ PORTFÖYÜNDEKİ BİR ŞİRKETLE ÇALIŞMASI ( İş Akdinde Öngörülen Cezai Şartın Ödenmesi )

1475/m.11,9


ÖZET : Davacı ile davalı arasındaki hizmet sözleşmesinde yer alan ve kendi isteği ile ayrılan personelin, ayrıldığı tarihten itibaren 6 ay süresince şirketin izni olmadan, şirketin faaliyet gösterdiği yerlerde ve çalışma konusuna giren bir işte çalışamayacağını öngören özel şart hukuki olarak geçerlidir. Bu durum gözetilerek karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat alacağının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nederlerle reddine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi, davacı avukatınca istenilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 18.51999 Salı günü tayin edilerek taraflra çağrı kâğıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına avukat T. B. geldi. karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra, duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davalı işçi, davacıya ait işyerinde bilgisayar elemanı olarak 1.10.1997 tarihinden 31.3.1998'e kadar çalışmış sonra da işyerinden ayrılarak dava dışı üçüncü şahsa ait işyerinde işe girmiştir. Davacı, davalının hizmet sözleşmesinin beşinci maddesinde yer alan "personel, şirketteki görevi sorasında şirketin yazılı izni olmadan başka bir işte çalışamaz ve'veya başka bir şirketle ortak olamaz. Kendi iteği ile ayrılan personel, ayrıldığı tarihten itibaren 6 ay süresince şirketin izin olmadan, şirketin faaliyet gösterdiği yerlerde ve çalışma konusunda giren bir işte, çalışamaz. Kurulmuş bir şirketin ortağı olamaz veya şirket kuramaz. Keza şirketin müşteri portföyündeki bir şirkette görev alamaz. Aksine davranışta bulunulması halinde, hiçbir hükme gerek kalmadan son alınan ücret, prim vs.nin 6 katı tutarında tazminat ödemekle yükümlüdür" şeklindeki hükme aykırı davranışta bulunduğunu idida ederek belirtilen tazminatın ödenmesini talep etmektedir. Mahkemece şirketlerin faaliyet alanların farklı olması ve yeni girilen işyerinin sahibi şirketen davacı şirketin portföyünden çıktığı gerekçe gösterilerek, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacı şirket bilgisayarla iştigal etmekte, üçüncü şahıs durumundaki firmanın ise daha geniş ve farklı bir faaliyet alanı bulunduğunu ancak, onun da bilgisayar hizmetlerini gerçekleştirdiği ve daha önceki dönemde de her ik şirket arasında bir sözleşme düzenlenerek bilgisayar işlerinin davacı şirkete yaptırıldığı ve bunun için de davalı işçinin giderek ihtiyaç duyulan hizmetleri gerçekleştirdiği, böylece hizmet akdinin feshinden kısa bir süre öncesine kadar davacı şirketin müşteri portföyündeki bir şirket pozisyonunda bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı işçinin bir dönem müşteri portföyünde bulunan şirkette davacı adına hizmet verip daha sonra potföyden çıktıktan sonra kısa bir süre içinde o şirkette görev alması, dava dışı şirketin çalışma konusuna girmiş olup davacı şirketin de konusunu oluşturan bir işte çalışma koşulunun gerçekleşmiş olduğunu gösterdiği gibi, müşteri portföyündeki bir şirket pozisyonunda bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı işçinin bir dönem müşteri portföyünde bulunan şirkette davacı adına hizmet verip daha sonra portföyündeki şirkette de görev alma koşulu gerçekleşmiş sayılmalıdır. Zira portföyden çıkma olgusuyla başka şirkette görev alma olgusu birbirini izlemektedir.
Açıklanan bu maddi ve hukuki olgular karşısında sözleşmenin 5. maddesindeki koşulların gerçekleştiği düşünelerek hesaplama yapılıp bir değerlendirmeye tâbi tutulmak suretiyle isteğin kabulü doğrultusunda hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 20.000.000 TL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.5.1999 tarihinde, oybirliği ile karar verildi. yarx