Mesajı Okuyun
Old 09-06-2009, 17:13   #5
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Nill,

Sayın Şaşma nın da dediği gibi "bir kimsenin pişmanlığını dile getirebilmesi için öncelikle eylemini kabul etmesi" gerekir. Mülga 765 Sayılı Kanunun 523. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık ile 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 168. maddesindeki düzenlemenin özellikle farkı kişinin "BİZZAT" pişmanlık duymasıdır. Eski Kanundaki mantık "iade ve tazmin" üzerine kurulu iken Yeni Yasa "bizzat pişmanlıktan kaynaklanan iade ve tazmin" i esas almıştır. Kişinin yakınlarınca zararın tazmin edilmiş olması "kişi pişman değilse" hiçbir şey ifade etmez. Bu sebeple Sayın Şaşma ya katılıyorum; suçunu ikrar etmeyen (açık ifade ile aslen sormak istediğiniz sanırım inkar eden) kişinin pişmanlığı söz konusu edilemez.

5237 Sayılı Yasanın hazırlanması sırasında 168. madde hakkında: Prof. Dr. İzzet Özgenç; “...Bu maddenin koruduğu espri, mağdurun mağduriyetini sadece gidermek değil. Kişinin pişmanlık duymasını sağlamak…” (TC Adalet Bakanlığı Yayın İşleri Dairesi Başkanlığı, Tutanaklarla Türk Ceza Kanunu)

Saygılarımla...