Mesajı Okuyun
Old 01-06-2009, 13:54   #2
Promethos

 
Varsayılan

Sayın Burak Demirci,
Sorunuzun cevabını bulabilmek için öncelikle kiraya verilen taşınmazın niteliğinin tespiti önem taşımaktadır. 6570 sy yasa hükümleri mi yoksa Borçlar Kanunu hükümleri mi uygulanacağını tespit etmek gerekli. 6570 sy yasanın 1/1 mad "Belediye teşkilatı olan yerlerle, iskele, liman ve istasyonlardaki gayrimenkullerin (Musakkaf olmıyanları hariç) kiralanmalarında kiralıyanla kiracı arasındaki hukuki münasebetlerde bu kanun ile Borçlar Kanununun bu kanuna aykırı olmayan hükümleri tatbik olunur." hükmüne havidir. Sorunuzda müvekkilinizin arazi kiraladığını belirttiğinizden mecurun musakkaf olmadığı sonucuna ulaşılabilir. Bu durumda müvekkiliniz ile belediye arasındaki kira akdi Borçlar Kanunu kapsamında değerlendirilmelidir. Bu nedenle öncelikle kiraya verilen mecurun niteliği, uyuşmazlığa uygulanacak kanunu belirleyecektir. Aşağıdaki emsal kararda bu hususa işaret etmektedir. Eğer mecur salt arazi ise Borçlar Kanunu 262 ve 264. maddelerini incelemenizi öneririm.
Saygılarımla

HD 06 <> E: 2003/9529 <> K: 2004/121 <> T: 19.01.2004

* GAYRİ MUSAKKAF TAŞINMAZ
* KİRA AKDİ
Davacı dava konusu yerin gayri musakkaf olduğunu bildirerek Borçlar Kanunu hükümlerine göre dava açmıştır. Davalı ise buna karşı çıkarak söz konusu yerin musakkaf olduğunu ve kiralananın 6570 sayılı kanun hükümlerine tabi bulunduğunu savunduğuna göre tarafların iddia ve savunmaları üzerinde durulması, gerekirse bilirkişi marifetiyle mahallinde keşif yapılması, uygulanacak kanunun belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
(818 s. BK. m. 262) (6570 s. GMKHK. m. 1)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava akdin feshi nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir.Mahkeme davayı süreden ret etmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının müvekkil idareye ait gayrı musakkaf taşınmazda kiracı olduğunu kira akdi belirli süreli olup 31.12.2000 tarihinde sona erdiğinden sözleşmenin süresiz hale geldiğini davalıya B.K.262. maddesine göre ihtar keşide ettiklerini akdin feshi ile kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı vekili ise sözleşmenin özel şartlarının onuncu maddesindeki ihbar şartına uyulmadığından sözleşmenin aynı şartlarda bir yıl uzadığını, davanın süresinde açılmadığını, dava konusu yerin musakkaf olup 6570 sayılı kanun hükümlerine tabi olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davaya dayanak teşkil eden ve karşı konulmayan kira sözleşmesi 1.1.1998 başlangıç tarihli üç yıl sürelidir.Sözleşmede kiralanan yerin cinsi 52.15 m2 alanlı çay bahçesi büfe ve kafeterya olarak belirtilmiştir. Davacı dava konusu yerin gayri musakkaf olduğunu bildirerek Borçlar Kanunu hükümlerine göre dava açmıştır.Davalı ise buna karşı çıkarak söz konusu yerin musakkaf olduğunu ve kiralananın 6570 sayılı kanun hükümlerine tabi bulunduğunu savunduğuna göre tarafların iddia ve savunmaları üzerinde durulması, gerekirse bilirkişi marifetiyle mahallinde keşif yapılması, uygulanacak kanunun belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bundan zühul ile eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 19.01.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.