Mesajı Okuyun
Old 21-05-2009, 14:48   #1
Av.Sezer Yiğit

 
Varsayılan Kamulaştırma bedelinin arttırılması mı yoksa bedelin tazmini mi?

Sayın meslektaşlarım, bir hususta değerli fikirlerinize ihtiyaç duymaktayım.
Müvekkilimize ait taşınmaz, idare tarafından 1987 yılında kamulaştırılmış. Bu açıdan zaman aşımı konusunda herhangi bir problem yaşamamaktayız. Zira md. 38'in iptali sayesinde 2003 senesinden sonra zamanaşımı gibi bir problemimiz kalmadı. Fakat biz müvekkilimize ait tapu kaydını incelediğimizde burada idare lehine herhangibir tescil bulunmamakta sadece taşınmazın satışının önlenmesi açısından 2942 sayılı kanunun 31/b md.'sine göre şerh konduğunu görmekteyiz. Ama taşınmaz halen müvekkilimize ait gözükmektedir. Buna mukabil kamulaştırma bedelinin zamanında bankaya yatırılmış olduğunu da öğrenmiş bulunmaktayız. Fakat müvekkilimin bunlardan yeni haberi oldu. Kendisine bir tebligat yapılmış değil. Açılmış davalara da katılmış değildir. Şimdi bu durumda ben ikilemde kaldım. Acaba kamulaştırmasız el atma yüzünden yer bedelinin tazmini davası mı açmalıyım yoksa kamulaştırma bedelinin arttırılması davası mı açmam gerekir. Zamanında idare lehine alınmış ve kesinleşmiş bir kamulaştırma kararının tapuya tescil edilmemesi kamulaştırmanın yapıldığı anlamına gelir mi? Eğer yer bedelinin tazmini davası açarsam başta değeri düşük gösterip yüksek meblağlarda harç ödemek yükünden kurtulacağız. Fakat kamulaştırma bedelinin arttırılması davası açarsam bu durumda 30 gün içinde itiraz ederek belirttiğim bedelle bağlı kalacağım. Daha sonra ıslah şansım olmayacak. Bu açıdan benim için önemli bir husus. Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.