09-04-2009, 09:27
|
#166
|
|
Sayın Gemici,
Ortada sanıyorum yanlış anlaşılan bir durum var. Malik, kira akdine dayanmıyor. Ben başından beri, yetkisi olmayan kişinin bir başkasına ait bir malı kiraya vermesi halinde, o kira akdi yetkisiz kişi ile kiracı arasında geçerli olsa bile, bu akit maliki bağlamayacağından, malik kira akdine değil, tam aksine mülkiyet hakkının mutlak niteliğine dayanarak kiracıyı mecurdan çıkarabilir diyorum. Benim Malik kira akdine dayanarak çıkarır dediğimi nerden çıakrıyorsunuz anlayabilmiş değilim.
Ben kirayaveren şahıs yetkili ise bu durumda temsilcidir ve malik hesabına kira akdini yapmış sayılır diyorum ki bu durum farklıdır. Kirayaveren kişi yetkisiz ise ve malik bu akdi tanımıyorsa bu durumda kira akdi malike karşı ileri sürülemez ve malik mülkiyet hakkına dayanarak çıkarır diyorum. Kirayaveren yetkili ise bu durumda malik kira akdine dayanır... Bunlar tamamen iki ayrı haldir.
BU itibarla milkiyet hakkı ile kira akdi karıştırılmamaktadır. Benim tarafımda karıştırılan bir şey yoktur.
Bu yanlış anlaşılmaları gidermek adına bu defa da ben sizlere sorular yöneltip, sizlerin düşüncelerinizi almak ve bu şekilde yanlış anlaşılmaları gidermek istiyorum:
Hiç bir yetkisi olmadan vatandaş (A), Malik (B)'ye ait bulunan taşınmazı (C)'ye kiraladığı takdirde, olaydan haberdar olan Malik (B), taşınmazında oturan (C)'ye karşı MK.683. maddesinden kaynaklanan müdahalenin men'i davası açabilir mi? Bu davada A ile C arasındaki kira akdi Malik (B)'ye karşı ileri sürülerek malike karşı üstün hak iddiası dile getirilebilir mi? Neden? Lütfen yasal gerekçeleriyle yazarsanız memnun olurum.
BU soruya vereceğiniz cevap tartışmanın sağlıklı olarak yapılmasına katkı sunacaktır diye düşünüyorum.
|