Mesajı Okuyun
Old 05-04-2009, 00:04   #3
nusya

 
Varsayılan

merhabalar oncelıkle bu konuyla alakalı olarak danıştay dava dairesınde derdest olan 10 tane dosyam bulunmaktadır.
oncelıkle şirket ortagına gidilebilmesi için bazı şertların varlıgının kabul edılmesı gerekmektedır.

Madde uyarınca limited şirket ortakları hakkında takibe geçilebilmesi için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 54 ve müteakip maddelerine göre şirket hakkında yapılan takip muameleleri sonucunda amme alacağının şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gerekmektedir.
Amme alacağının şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması;
- Şirketin haczedilen mal varlığının, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan değerleme sonucu, tespit edilen değerlerinin amme alacağını karşılamaması veya satış yapılmasına rağmen amme alacağının tamamen tahsil edilememiş olması,

- Şirketin haczi kabil herhangi bir mal varlığının bulunmaması,



- Şirketin iflasının istenmiş veya iflasının açılmış olması hallerinde amme alacağının iflas yoluyla takip sonucunda da tahsil edilemeyeceği kanaatinin oluşması,

- Borçlu şirketin yapılan araştırmalara rağmen bulunamaması,



gibi alacaklı tahsil dairesinin takdir ve tespitine dayalı haller olarak kabul edilmektedir.

Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi durumunda, payı devreden ve devralan şahıslar payın devrinden önceye ait amme alacaklarının ödenmesinden de 35. maddenin birinci fıkrası hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulacaklardır.
06.06.2008 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere konulan hükümler ile Limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu tutuldular. Ayrıca Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden 35. maddenin birinci fıkrası hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutuldular. Ayrıca Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde ise bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden gene 35. maddenin birinci fıkrası hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulacaklardır.