Mesajı Okuyun
Old 05-07-2006, 05:57   #2
Ayşen GÜLER

 
Mesaj

hukuk bilgilerimin henüz öğrenci olmamdan dolayı derinliğini kullanrak değil ama verdiğiniz argümanları hukukçu mantığıyla değerlendirerek AİHM'nin verdiği kararın yanlış olduğunu düşünüyorum.Tabi bu değerlendirmeyi Türkiye'de zorrunlu din dersi uygulama şekline bakarak söylüyorum.Türkiye'de olduğuna inandığınız ihlal ve AİHM kararı sadece uygulamaya yönelik bir hata yoksa kural ihlali olduğunu düşünmüyorum.Çünkü;
1)2,maddedki laiklik kavramı Din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin zorunlu hale getrilmesine engel değil
2)mad 10 u bu bağlamda nasıl değerlendirdiğinizi anlamadım.Yani kanımca kanun önünde eşitlik ilkesini zedeleyen bir durum da yoktur dersin zorunlu kılınmasında.
3)md 24 de belirtilen özgürlüklerinin sınırlandığını da düşünmüyorum çünkü tek yönlü(açılı) bir ders olduğunu kabul etsek bile yeni bir şeyler anlatılmasının özgürlük kısıtlayıcılığı olduğunu sanmıyorum:Kişi seçiminde özgürdür halen..Zorla dinletmek hususuna ise diğer tüm dersler de gireceğine göre bu konuda da temel bi ihlal yok.
Bence zorunlu din kültürü ve ahlak bilgisi dersi-anayasa maddeleri(AİH sözleşmesi)arasında bir aykırılık ilişkisi yok.Ancak ben de sizin fikrinizin özüne katılıyorum.Yani inanç özgürlüğünün zedelendiği aşikar.Bu noktada benim açımdan 2 neden olabilir:1)ilgili konunun mevzuatı ile anayasa arasında bir çatışma olabilir.Hemfikirsek mevzuatı irdeleyebiliriz 2)Mevzuatta da hukuka aykırılık yoktur sorun uygulayıcının-uygulananın zihniyetinden(algıdan) kaynaklanmaktadır.
olaya farklı boyutlardan bakalım derim.yoksa Danıştay kararını kabul etmek durumunda kalacağız