Mesajı Okuyun
Old 20-02-2009, 19:45   #3
BaharB

 
Varsayılan

Aşağıda bu yönde verilmiş bir mahkeme kararını sunuyorum.
Alıntı:
T.C.
ANKARA 3. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ
EK KARAR
DOSYA NO2007/487
KARAR NO2007/554
.....
.....
Hükümlü M.Ö. müdafi Av... tarafından mahkememize ibraz edilen 11.02.2009 havale tarihli dilekçe ile cezanın ortadan kaldırılması istenildiğinden dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememizin 12.07.2007 gün ve 2007/487esas, 2007/554 karar sayılı ilamıyla, sanıkların 3167 sayılı yasanın 4814 sayılı yasayla değişik 16/1-2-3-son maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verilmiştir.
TCK. nün 20/2 maddesinde "tüzel kişiler hakkında ceza yaptırımının uygulanamayacağı, ancak suç dolayısıyla kanunda öngörülen güvenlik tedbiri niteliğindeki yaptırımların uygulanabileceği" hükmüne yer verildiği,
01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren TCK. nün genel hükümlerine aykırı olan özel yasalardaki hükümlerin uygulanamayacağı, ancak bu kural yürürlüğünün en son 31.12.2008 tarihine kadar ertelendiği, bu tarihten önce hüküm verilirken 3167 sayılı yasanın 16/2 maddesindeki cezanın uygulanması gerektiği, 01.01.2009 tarihinden sonra tüzelkişilere ceza verilemeyeceği, bugünkü gün itibarıyla sanık şirkete ceza verilemeyeceği, kesinleşmiş cezaların da infaz edilemeyeceği gözetilerek, sanık şirket hakkında kurulan adli para cezası verilmesi yönündeki bölümün kaldırılarak hükümlüşirkete ceza verilmesine yer olmadığına;özel yasalarda nisbi ve makdu ceza belirlenmesinin TCK.nun genel hükümlerine aykırı olamayacağı gözetilerek, hükümlü M.Ö. hakkındaki talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Açıklanan nedenlerle,
1. Hükümlü M.Ö. cezasının ortadan kaldırılması yönündeki taleabin REDDİNE,
2. Hükümlüşirket hakkında mahkememizin 12.07.2007 gün ve 2007/487 esas, 2007/554 karar sayılı ilamıyla adli para cezası verilmesi yönündeki bölümün kaldırılmasına, SANIK ŞİRKETE CEZA VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Katılan vekili ve sanıkların yokluklarında, C.Savcısı, katılan vekili ve sanık şirket ve sanık M. O. müdafi yönünden kararın kendilerine tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde mahkememize dilekçe vermek veya Z.Katibine beyanda bulunmak suretiyle Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.14/02/2009