Mesajı Okuyun
Old 10-02-2009, 12:17   #3
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
4.Hukuk Dairesi


Esas: 2007/936
Karar: 2007/15087
Karar Tarihi: 29.11.2007


ÖZET: Somut olayda, davacının yaralanma derecesi, olay tarihi, davalının kusur oranı ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı azdır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.


(818 S. K. m. 47) (YİBK. 22.06.1966 T. 1966/7 E. 1966/7 K.)


Dava: Davacı Fadime Ö. vekili Avukat A.A.T. tarafından, davalı Mustafa S. ve İsmail K. aleyhine 04.09.2003 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03.10.2006 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ve davalılardan İsmail K. vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:


Karar: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.


2- Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Borçlar Kanunu'nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri gözönünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.


Somut olayda, davacının yaralanma derecesi, olay tarihi, davalının kusur oranı ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde hüküm altına alınan 1000 YTL manevi tazminat miktarı azdır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nın 438. maddesi uyarınca manevi tazminat miktarı 3000 YTL takdir edilerek kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.


Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda 2 no.'lu bentte gösterilen nedenle hüküm fıkrasının 2. bendinden ve gerekçeden <1000 YTL> rakamının ayrı ayrı çıkarılarak yerlerine <3000 YTL> rakamının yazılmasına; bu miktarla bağlantılı olarak harca ilişkin 3. bentten <101.25 YTL> rakamlarının çıkarılarak yerine <209.25 YTL> rakamının yazılmasına; yine aynı bentten <6.75 YTL> rakamının çıkarılarak yerine <118,75 YTL> rakamının yazılmasına; davalının tüm, davacının öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddi ile kararın düzeltilmiş bu biçiminin ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı İsmail K.'ya yükletilmesine ve temyiz eden davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 29.11.2007 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları