Mesajı Okuyun
Old 21-01-2009, 16:02   #3
av.semire nergiz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Özlem PEKSÜSLÜ
Merhaba,müvekkil eşinin annesiyle anlaşamadığı için eşiyle de aralarında huzursuzluk çıkmış.Eşi annesini korumuş.Müvekkilin ziynet eşyaları alınıp eşinin babasına verilmiş.Daha sonra iade edileceği söylenmesine rağmen edilmemiştir.Müvekkilin eşi annesini dinleyerek müvekkilin ailesiyle görüşmesini dahi istememiştir.Müvekkilin eşi tartışma çıktığı zaman müvekkili arayıp kızınızı gelin alın diyormuş.Yaşanan sıkıntılar neticesinde müvekkil evden ayrılmış.Yaklışık 1 yıldır ayrı yaşıyorlar.1 yaşnıda kızları var.Müvekkil ailesinin yanında kalıyor.Çocuk ve anne için tedbin nafakası talebinde bulundum.

Yaşanan olaylar geçerli ayrılık nedeni olur mu bu konuda terreddütte kaldım.Davanın seyiri hakkında bilgi ve görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.Saygılarımla

. Genel olarak
Bahsettiğiniz şekliyle müvekkilinizin eşi kusurludur ve adeta müvekkilinizi terke zorlamıştır.Dolayısıyla kusur konusunda hiç tereddütünüz olmasın.Bu konudaki tedbir hükümleri de yasada düzenlenmiştir.
Madde 195.- Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi hâlinde, eşler ayrı ayrı veya birlikte hâkimin müdahalesini isteyebilirler.
Hâkim, eşleri yükümlülükleri konusunda uyarır; onları uzlaştırmaya çalışır ve eşlerin ortak rızası ile uzman kişilerin yardımını isteyebilir.
Hâkim, gerektiği takdirde eşlerden birinin istemi üzerine Kanunda öngörülen önlemleri alır.
II. Eşler birlikte yaşarken
Madde 196.- Eşlerden birinin istemi üzerine hâkim, ailenin geçimi için her birinin yapacağı parasal katkıyı belirler.
Eşin ev işlerini görmesi, çocuklara bakması, diğer eşin işinde karşılıksız çalışması, katkı miktarının belirlenmesinde dikkate alınır.
Bu katkılar, geçmiş bir yıl ve gelecek yıllar için istenebilir.
III. Birlikte yaşamaya ara verilmesi Madde 197.- Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddî biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir.
Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya, konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır.
Eşlerden biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hâle gelmesi üzerine de yukarıdaki istemlerde bulunabilir.
Eşlerin ergin olmayan çocukları varsa hâkim, ana ve baba ile çocuklar arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlere göre gereken önlemleri