Sayın Hukukçu meslekdaşlarım,

Uzunca bir süredir ülkemizde yaşanmakta olan olayları HUKUK DEVLETİ kavramıyla muhakeme etmeye çalışmaktayız hepimiz.

Önce HUKUKÇULARIN , ANAYASA dan aldığı HAK ile HUKUKA SAHİP ÇIKMA ,KORUMA görev ve sorumluluğunun bulunduğunu düşünüyorum.

Anayasa başlangıç bölümünde:

"..Millet iradesinin mutlak üstünlüğü, egemenliğin kayıtsız şartsız Türk Milletine ait olduğu ve bunu millet adına kullanmaya yetkili kılınan hiçbir kişi ve kuruluşun, bu Anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla belirlenmiş hukuk düzeni dışına çıkamayacağı;

Kuvvetler ayrımının, Devlet organları arasında üstünlük sıralaması anlamına gelmeyip, belli Devlet yetki ve görevlerinin kullanılmasından ibaret ve bununla sınırlı medenî bir işbölümü ve işbirliği olduğu ve üstünlüğün ancak Anayasa ve kanunlarda bulunduğu;.."



demektedir.

devamla;

Anayasa 9. maddesi

"IX. Yargı yetkisi

MADDE 9. – Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır."




demektedir.

Bu sebeple;

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı herkesin ADİL YARGILANMA HAKKI öncelikle HUKUK tarafından korunmalı ve sahip çıkılmalıdır.

HUKUK ve HUKUKÇULAR medyanın gündelik bir eğlence aracı haline gelmiş iken,

HUKUK "gereksiz bir ayrıntı" imişçesine karalanırken,

HUKUKÇULARIN sessiz kalmasını içime sindiremiyorum.

halbuki HUKUK HEPİMİZ İÇİN gereklidir.
HUKUKUN UYGULANMASINI TALEP ETME VE HUKUKU KORUMA görevimiz vardır.

Bu sebeple ÖNCE HUKUKÇULAR yapılan uygulamaların HUKUKa uygunluğunun takipçisi olabilmeli ve seyirci olmamalıdır.

Bu başlığı açarken THS de siyaset yasağını düşündüm. Bunu kabul ediyorum.

Ancak bir hukuk sitesinde ,
HUKUK , HUKUKUN SAYGINLIĞI VE ÜSTÜNLÜĞÜ, HUKUKUN KORUNMASI yasak olmamalı.

En basitinden, Eşinden şüphelenen kıskanç kocanın dinleme aleti koyup koyamıyacağını konuşabildiğimiz kadar;
Hakim Savcı Ve Avukatların dinlenmelerini, izlenmelerini ve gözetlenmelerini de konuşabilmeliyiz.

Bayan avukatın yüksek topuk giymesi önerisini tartışabildiğimiz kadar,
Hukukçuların POTANSİYEL SUÇLULAR olarak gösterilmesini de duymamazlık etmemeliyiz.

Yargının BAĞIMSIZLIĞI için önce biz duyarlı olmalıyız ki,
DEMOKRASİ'nin varlığını savunabilmeliyiz.

Bu sebeple;

12.01.2009 tarihli YARSAV YÖNETİM KURULU BASIN AÇIKLAMASINA ben de imzamı atıyorum.

saygılarımla.