Mesajı Okuyun
Old 28-12-2008, 14:56   #3
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan Aynı doğrultuda.

T.C. YARGITAY
18.Hukuk Dairesi

Esas: 2002/10383
Karar: 2002/11633
Karar Tarihi: 25.11.2002

ÖZET : 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi, bu kanundan doğan uyuşmazlıklarda yetkili mahkemenin, anataşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olduğu hükmünü getirmiştir. Bu madde de yazılı davalar; taşınmazın aynına ilişkin olmamakla beraber, açıklanan özel hüküm nedeni ile kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan emredici niteliktedir. Anataşınmaz B İlçesinde olduğuna göre bu yetki kuralı icra takiplerinde de uygulanacağından takibin B İcra Müdürlüğünde yapılması gerekir. İcra Müdürlüğüne yapılan yetki itirazı bu nedenlerle yerindedir.



(2004 S. K. m. 68) (634 S. K. m. 20, 33)

Dava: Dava dilekçesinde itirazın iptali, takibin devamı, istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, B'de bulunan ve 17.8.1999 depreminde hasarlanan A mahallesi G Sokak No:69/1 adresindeki apartmanda yaptırılan takviyeden doğan ortak gider borcunu davalının ödememesi üzerine, B İcra Müdürlüğünde takip yaptıklarını, borçlu davalının yetki ve esas yönünden icraya itiraz ettiğini, bu itirazların yerinde olmadığını açıklayarak iptalini istemiş; davalı vekili haksız davanın reddini savunmuş, mahkemece yetki itirazı üzerinde hiç durulmadan davanın kısmen kabulü ile toplam 9.101.000.000 TL. için itirazın iptaline şeklinde işin esasına ilişkin karar verilmiştir.

Davacının, B 1. İcra Müdürlüğünde 2000/3751 sayılı takip dosyası ile yaptığı ilamsız ( genel haciz yolu ile ) takibe karşı davalının süresinde esasla birlikte yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır.

Böyle bir durumda davacı alacaklı, yetki itirazını kabul etmiyorsa İcra İflas Kanununun 68 ve devamı maddeleri hükümlerine göre Tetkik Merciinden yetki itirazının kaldırılmasını istemesi gerekir. Ancak Tetkik Merciine gitmek istemeyen alacaklının esasa yönelik olan itirazın iptali için açtığı davada, yetkiye yönelik itirazın da iptalini isteyebileceği, Yargıtay uygulamalarında kabul edildiğinden mahkemenin önce yetki itirazını incelemesi, şayet yetki itirazı haksız görülür ise bundan sonra esasa yönelik itirazı inceleyip bir karar vermesi gerekmektedir.

Somut olayda davacı alacaklı, yetki itirazının kaldırılması için Tetkik Merciine gitmemiş mahkemeden itirazın iptalini talep etmiştir. Bu istemi içinde yetkiye yönelik itirazın iptali istemi de bulunmaktadır. Burada mahkeme öncelikle İcra İflas Kanunun 50. maddesi hükmü gereği yetki itirazı hakkında bir karar verecektir. Zira yetki itirazı nedeni ile durmaya devam eden bir icra takibi söz konusudur ve bu takip kat mülkiyetine konu taşınmazla ilgili olup yönetim giderinin tahsiline yöneliktir.

634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi, bu kanundan doğan uyuşmazlıklarda yetkili mahkemenin, anataşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olduğu hükmünü getirmiştir. Bu madde de yazılı davalar; taşınmazın aynına ilişkin olmamakla beraber, açıklanan özel hüküm nedeni ile kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan emredici niteliktedir. Anataşınmaz B İlçesinde olduğuna göre bu yetki kuralı icra takiplerinde de uygulanacağından takibin B İcra Müdürlüğünde yapılması gerekir. İcra Müdürlüğüne yapılan yetki itirazı bu nedenlerle yerindedir.

Sonuç: Bu durumda icra takibi, yetkili olmayan icra dairesinde yapıldığından itirazın iptali talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları

Kolay gelsin.