Mesajı Okuyun
Old 15-12-2008, 17:30   #25
av.s_ulusinan

 
Varsayılan Hakimlerdeki ön yargı??

Konunun en başında bir çok meslektaşımın da söylediği gibi ceza davasında avukatın rolü, dava türüne, avukatına ve hatta belirtildiği gibi savcının hazırlık soruşturmasındaki performansına göre değişir. Hepsi ayrı bir etken tabiki. Ama ben farklı bir noktaya temas etmek istiyorum. Bir dosyayı tüm aşamalarda takip etseniz, her aşamada gerekli müdahaleleri yapsanız ve dosyada elle tutulur açıkları ve eksikleri belirleyerek kapsamlı bir yazılı savunmayı dosyaya sunup "tevsi-i tahkikat" talebinde bulunsanız bile; eğer karşınızdaki hakim sabit fikirli ve ön yargılı ise sizin çok mantıklı ve hayatın olağan akışına uygun olan savunmalarınızı yok sayıp iddianame doğrultusunda karar verebilir. Benim görev yaptığım yerde maalesef bir çok ceza hakimi bu yapıda sizin yaptığınız savunmaları dinlese bile dikkate almıyor. Savcıyl karşılıklı paslaşıp nerdeyse karar duruşmasında hükmü birlikte kuruyorlar. Tam aksi şekilde hareket eden hakimler de gördüm tabiiki. Savunmalarımızdaki suç vasfı değişkliğini mantıklı bulup beraat kararı veren veya iddianame ile taban tabana zıt hüküm kuran hakimlere de rastladım. Ancak bu hakimlerin çoğu bir süre avukatlık yapıp sonradan hakimliğe geçen kişilerdi Ve daha da üzücü olanı; bilhasa eski TCK ve CMUK döneminde baştan savma iddianamelerle açılan davalarda kesin delil bulunmaması nedeniyle haklı olarak beraat kararı veren hakimlerin bir süre sonra baskı altına alındığını, tahliye kararlarını azaltması veya daha fazla ceza vermesi yönünde zorlandığını, boyun eğmeyenlerin görev yaptıkları mahkemeden alınarak başka mahkemelere verildiklerini gözlemledim.
Bence en temel sorun hakimlerin ön yargılarından arınamamalıdır. Avukatların kamusal yetkilerinin ve delil toplama olanaklarının artırılması da zorunludur. Bir meslektaşım Avukatlık Kanunu'nun 2. maddesinde yer alan yetkileri belirterek delil toplama imkanı bulunduğunu söylemiş. Ancak Avukatlık Kanunu, diğer tüm kanunlar gibi yürüklükte olan bir kanun olmasına rağmen kısmen özel bilgiler için resmi kurumlara yapılan bavurularda vekaletname yoksa başvuruya cevap verilmediği gibi bazı kurumlarda vekaetname ile bile belge almakta güçlük çekiyorsunuz. Avukatlık Kanunu 2. maddedeki yetkilerin örneğin bir Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yrıca ve açıkça düzenlenmesi çok daha etkili olmaz mıydı? Tüm meslektaşlarıma saygılar...