Mesajı Okuyun
Old 30-10-2008, 15:31   #2
Admin

 
Varsayılan

1- Bu içtihat aslında hiç yeni değil, Yargıtay'ın aynı doğrultuda çok fazla içtihatı var. Keza bu içtihatın tam zıttı yönde ve kiracının kira döneminin sonuna kadarki borcundan kayıtsız şartsız sorumluluğu olduğu şeklinde de pek çok içtihat bulunuyor.

2- Gazetenin başlığı "kiracılara kötü haber" şeklindeyse de, bu içtihat aslında kiracılara değil, kiralayana kötü haber niteliğinde. Zira bu içtihatla çelişen diğer Yargıtay kararlarında kiracının mecurdan sözleşme bitim tarihinden önce çıkması durumunda, sözleşmenin sonuna kadarki borcundan KAYITSIZ ŞARTSIZ sorumluğu olacağı belirtiliyor. Bir diğer deyişle kiracının sözleşme sonuna kadar tahliye etmesi imkansız kılınıyor. Bu içtihatta ise, kiracının "canı istediği zaman" kiralayanı boşaltabileceği ve sözleşme sonuna kadar değil sadece mecurun yeniden kiraya verileceği süreye kadarki kira borcundan sorumlu olduğu belirtiliyor. Dolayısıyla bu kiracılara iyi haberdir.

3- Bu hukuki görüş benim görüşüme göre hatalıdır. Kira sözleşmesi diğer süreli akitler gibi bir sözleşmedir ve sözleşme her iki tarafı da bağlar. Kiralayan sözleşme sonuna kadar, sözleşmeyi ne olursa olsun fesh edememektedir. (Örneğin mecura ihtiyacı bile olsa, ancak sözleşme sonunda ihtiyaçtan tahliye davası açabilir), dolayısıyla da kiracı da keyfine göre bu sözleşmeyi canı istediğinde fesh edemez, fesh ederse de kira sözleşmesi sonuna kadarki edimlerini yerine getirmekle yükümlüdür. Dolayısıyla değişik forum konuları içinde defalarca arz ettiğim üzere bu hukuki görüş son derece haksız ve adaletsizdir ve diğer Yargıtay içtihatının yerleşik hale gelmesi için çaba gösterilmelidir.