Mesajı Okuyun
Old 26-09-2008, 01:07   #4
yustaoglu

 
Varsayılan

Üstadım teşekkürler ancak muhtemelen söylediğiniz anlamda bi durum değil anlatmak istediğim.İcra dairesinde de olsa alacaklı ve yakınan tarafından irade beyanı ile ikili bir sözleşme kurulmuş oluyo ve bu durumu da icra müd. onaylıyor.Yani gerçek anlamda tarafların iradesi ve icap-kabul söz konusu.Gelelim sözkonusu durumun Ay'nın ilgili hükmü ile çelişmediğine;AY mahkemesinin bu durumu çelişki olarak görmese de bi kararında; "İİY'nın 340. maddesinde suçun 'İİY'nın 111. madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlu... Demekle de makul sebep gibi farklı kriterlere tabi tutmuştur.O zaman öyle anlamalıyız ki yüksek mahkeme bu durumu Ay ilgili hükmüne aykırı değil ancak belirli şartlar altında kişinin özgürlüğünden yoksun bırakılabileceğine kanat getirmiştir.Bu durumu da katılmam mümkün değildir.Zira kişiyi çok yüksek bir borç karşılığında sözgelimi 25 gün özgürlüğünden mahrum etmek olayı ne derece çözer bilemiyorum yada ödeme güçlüğü çeken birinin bu durumunu icra tetkik hakimine anlatamaması durumunda alacağı özgürlüğü bağlayı ceza " CEZA'nın " temel felsefesi ile zıtlık yaratacağı kanısındayım.Yine de cevaplayan siz üstadlara teşekür ederim.