Mesajı Okuyun
Old 23-09-2008, 12:05   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2001/12-618
K. 2001/620
T. 26.9.2001
• ÖDEME EMRİNİN VEKİLE TEBLİĞİ ( Vekaletnamede Bu Konuda Hüküm Bulunması Halinde Geçerli Olacağı )
• VEKALETNAMEDE VEKİLE ÖDEME EMRİ TEBELLÜĞ ETME YETKİSİ TANINMIŞ OLMASI ( Vekile Yapılan Tebligatın Geçerli Olacağı )
• ŞİKAYET ( Vekaletnamesinde Ödeme Emri Tebellüğ Etme Yetkisi Bulunan Vekile Yapılan Ödeme Emri Tebliği Nedeniyle )
2004/m.61
ÖZET : Takip tarihinde ve ödeme emri tebliğ edildiği tarihte borçlu vekilinin vekaletnamesinde icra dairelerinde tebligat almaya ve ödeme emri tebellüğüne yetkisi bulunmaktadır. Bu durumda borçlu vekiline yapılan ödeme emri tebligatı geçerlidir.

DAVA : Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Zeytinburnu İcra Tetkik Mercii Hakimliği'nce davanın kabulüne dair verilen 17.10.2000 gün ve 2000/638-743 K. sayılı kararın incelenmesi alacaklı davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 8.2.2001 gün ve 2001/1029-2219 sayılı ilamı ile; ( ...Takip tarihinde ve ödeme emri tebliğ edildiği tarihte borçlu vekilinin vekaletnamesinde icra dairelerinde tebligat almaya ve ödeme emri tebellüğüne yetkisi bulunmaktadır. Bu durumda borçlu vekiline yapılan ödeme emri tebligatı geçerlidir. Tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayetin reddine karar vermek gerekirken kabulü isabetsizdir.... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle ilamsız takipte tebligat alma ve ödeme emri tebellüğüne mezun bulunan davacı-borçlu vekilinin vekaletnamesi içeriğine göre icra müdürlüğü işleminde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ : Alacaklı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 26.9.2001 gününde, oybirliği ile karar verildi.

yarx