Mesajı Okuyun
Old 20-09-2008, 09:20   #5
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/19650

K. 2006/22959

T. 5.12.2006

• USULSÜZ TEBLİGAT ( Borçlunun Öğrendiği Tarih Olarak Bildirdiği Tarihin Tebliğ Tarihi Olarak Tespitine ve Bu Tarihe Göre Yasal 5 Günlük Sürede Yapılan Borca İtirazın Esasının İnceleneceği )

• TEBLİĞ TARİHİ ( Borçlunun Usulsüz Tebligatı Öğrendiği Tarih Olarak Bildirdiği Tarihin Tebliğ Tarihi Olarak Tespitine ve Bu Tarihe Göre Yasal 5 Günlük Sürede Yapılan Borca İtirazın Esasının İnceleneceği )

• ÖDEME EMRİ TEBLİĞİ ( Usulüne Uygun Olduğuna Karar Verildiğine Göre Borca İtirazın Süre Aşımı Nedeniyle Reddi Gerektiği )

7201/m.21,32

2004/m.169

ÖZET : Borçlunun usulsüz tebligatı öğrendiği tarih olarak bildirdiği tarihin tebliğ tarihi olarak tespitine ve bu tarihe göre yasal 5 günlük sürede olan borca itirazın esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde usulsüz tebliğe yönelik şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
Kabule göre de, mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğuna karar verildiğine göre, borca itirazın süre aşımı nedeniyle reddi gerekir.
DAVA : Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Borçluya gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emrinin 7201 Sayılı Kanunun 21. maddesine göre 31.01.2006 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise bu tarihe göre yasal 5 günlük süreden sonra İcra Mahkemesine başvurduğu ve ödeme emrini 10.02.2006 tarihinde öğrendiğini açıklayarak, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itirazlarını bildirdiği anlaşılmıştır.
Tebligat Tüzüğünün 28. maddesine göre muhatabın adreste neden bulunmadığı komşu, kapıcı, yönetici, zabıta amir veya memurları ... vs. gibi kimselerden sorulmalı, tevziat saatinden sonra adrese gelindiğinin tespit edilmesi ve bunun tebligat parçasına yazılıp ilgilisine imza ettirilerek belgelenmesi halinde 21. maddeye göre tebligat yapılabilir.
Yukarıda yazılı hususlar yerine getirilmediği için ödeme emri tebligatı usulüne uygun değildir. ( Hukuk Genel Kurulu'nun 18.4.2001 tarih, 2001/6-386 esas, 2001/389 karar sayılı kararı ) 7201 Sayılı Kanunun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir.
Hukuk Genel Kurulunun 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258 esas ve 1991/344 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere ( usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü İcra Mahkemesi önüne getirmesi gereklidir. Borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği tarih olarak bildirdiği 10.02.2006 tarihinden sonra 13.02.2006 tarihinde mahkemeye yapılan başvuru yasal 7 günlük sürededir.
O halde, mahkemece tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayetin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun usulsüz tebligatı öğrendiği tarih olarak bildirdiği tarihin tebliğ tarihi olarak tespitine ve bu tarihe göre yasal 5 günlük sürede olan borca itirazın esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde usulsüz tebliğe yönelik şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
Kabule göre de, Mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğuna karar verildiğine göre, borca itirazın süre aşımı nedeniyle reddi yerine, esasının incelenmesi ve borca itirazın esası hakkında hüküm tesisi doğru değildir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nın 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 05.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.