Mesajı Okuyun
Old 14-09-2008, 21:28   #7
ecesaka

 
Varsayılan

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/2035
K. 2006/7603
T. 12.5.2006
• BANKANIN KREDİ KARTINDAN SORUMLULUĞU ( Sözleşmeye Uygun Olarak İlgilisine Tesliminden Sonra Kartın Özenle Kullanılması ve Saklanması Görevi Kart Sahibine Ait Olduğu )
• KREDİ KARTINI KABUL EDEN İŞYERİNİN SORUMLULUĞU ( Uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde Görülmesi Zorunlu Olduğu )
• KREDİ KARTININ KOPYALANMASI ( Bilirkişi Kurulundan Kredi Kartını Çıkaran Bankanın Bir Kusurunun Bulunup Bulunmadığını Teknolojik Yönden Alınabilecek Bir Önlem Bulunup Bulunmadığını Açıklığa Kavuşturan Rapor Alınması Gereği )
• TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVİ ( Uyuşmazlık Ödemeyi Kredi Kartı İle Kabul Eden Davalı İşyerlerinin Sorumluluklarına Dayanması Nedeniyle )
5464/m.1,17
ÖZET : Dava kredi kartının kopyalanarak kullanımı nedeniyle doğan zararın kredi kartını çıkaran bankadan ve üye işyerlerinden tazminine ilişkindir.

Banka tarafından çıkarılan kredi kartının, sözleşmeye uygun olarak ilgilisine tesliminden sonra kartın özenle kullanılması ve saklanması görevi, kart sahibine aittir. Zira satın alınan mal ve hizmet bedellerinin kredi kartı ile ödenmesi, kart sahibinin menfaatine olduğu kadar kolayına da gelmektedir. Bu hizmeti sunan banka veya kart çıkaran kuruluşlar yönünden ise, bu işin ticari gaye ile yapıldığı dikkate alınarak ortaya çıkabilecek risklerin paylaşımında, bankanın özen sorumluluğunun olduğu gözardı edilmemelidir. Mahkemece, banka kredi kartlarının üretim teknolojisi ve güvenliği konusunda ve bankacılık konusunda uzman kişilerin de bulunacağı bilirkişi kurulundan, kredi kartının kopyalanmasında kredi kartını çıkaran bankanın bir kusurunun bulunup bulunmadığını, teknolojik yönden alınabilecek bir önlem bulunup bulunmadığını açıklığa kavuşturan rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmelidir.

Ayrıca, somut uyuşmazlık, ödemeyi kredi kartı ile kabul eden davalı işyerlerinin sorumluluklarına dayandığına göre, uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesi zorunludur.

DAVA : Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın husumetten reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalı bankadan aldığı kredi kartı ile ilgili son ödeme tarihi 17.12.2004 olan hesap ekstresinin gönderildiğini, ancak diğer davalılara ait işyerlerinde yapıldığı belirtilen mal ve hizmet alımlarının kendisi tarafından yapılmadığını, kredi kartını çaldırması veya kaybetmesi gibi bir durum olmadığını, kart bilgilerinin kopyalanarak elde edilen sahte kart ile alışveriş yapıldığını, haciz tehdidi ile bankaya ödeme yapıldığını, olayda davalıların kusurlu ve sorumlu olduğunu belirterek, haksız tahsil edilen 1.057 YTL'nin faizi ile tahsiline istemiştir.

Davalı banka cevabında, kartın kayıp veya çalıntı bildirimine kadar yapılan harcamalar nedeniyle bir sorumluluklarının bulunmadığını, kusurun özen ve dikkati göstermeyen davacı ve diğer davalılarda olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davacıya ait kart bilgilerinin kopyalanarak elde edilen sahte kart ile alışveriş yapılmasında davalı bankanın kusurlu ve sorumlu olmadığı, kartın saklanması ve kullanımında gerekli özeni göstermedikleri için davacı ve üye işyerleri olan diğer davalıların kusurlu oldukları, kartın kullanıldığı üye işyerleri ile davacı arasında Tüketici Kanunu kapsamında bir hukuki ilişki bulunmadığı, gerekçesi ile, davanın davalı banka yönünden husumet nedeniyle reddine, diğer işyeri sahiplerinin haksız fiil esaslarına dayalı sorumluluğu sözkonusu olup uyuşmazlığın genel mahkemelerde çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılarak diğer davalılar yönünden görev nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dava kredi kartının kopyalanarak kullanımı nedeniyle doğan zararın kredi kartını çıkaran bankadan ve üye işyerlerinden tazminine ilişkindir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, banka tarafından çıkarılan kredi kartının sözleşmeye uygun olarak ilgilisine tesliminden sonra kartın özenle kullanılması ve saklanması görevinin kart sahibine ait olduğu kabul edilmelidir. Buna rağmen kredi kartının üçüncü kişilerce hukuka aykırı olarak elde edilmesi ve kullanılması durumunda tarafların kusur ve sorumluluklarının belirlenmesi üzerinde durulması gerekir. Somut olayda kredi kartının kopyalanarak kullanıldığı kabul edilmiş, ancak olayda bankanın kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı sonucuna varılmış ise de, bu konudaki araştırmanın yeterli olduğunu söylemek mümkün değildir. Bilindiği gibi, satın alınan mal ve hizmet bedellerinin kredi kartı ile ödenmesi kart sahibi yönünden menfaatine ve kolaylık olduğu kadar, bu hizmeti sunan banka veya kart çıkaran kuruluşlar yönünden ise, bu işin ticari gaye ile yapıldığı dikkate alınarak ortaya çıkabilecek risklerin paylaşımında bankanın sorumluluğunun özen sorumluluğu olduğu gözardı edilmemelidir. Bir mal veya hizmet tüketicinin kullanımına sunulurken olası riskler yönünden tüketici uyarılmalı gerektiğinde aydınlatılmalı, güven müessesesi olan bankalar da sundukları hizmet yönünden güvenliği ön planda tutup, teknolojik gelişmelere uygun hizmet vermelidirler. Bu durumda mahkemece, banka kredi kartlarının üretim teknolojisi ve güvenliği konusunda ve bankacılık konusunda uzman kişilerin de bulunacağı bilirkişi kurulundan, kredi kartının kopyalanmasında kredi kartını çıkaran bankanın bir kusurunun bulunup bulunmadığının, teknolojik yönden alınabilecek bir önlem bulunup bulunmadığını açıklığa kavuşturan rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre karar vermek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

2- Üye işyeri olan diğer davalılara yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı, üye işyeri sahibi olan bu davalıların gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek kopyalanmış kredi kartı ile harcama yapılmasında kusurlu ve sorumlu olduklarını ileri sürmüştür. 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun amaç başlıklı 1. maddesinde "Bu kanunun amacı, banka kartları ve kredi kartlarının çıkarılmasına, kullanımına, takas ve mahsup işlemlerine ilişkin usul ve esasları düzenlemek suretiyle kartlı ödemeler sisteminin etkin çalışmasını sağlamaktır" denilmiş olup, 2. maddesinde de; "Kartlı sistem kuran, kart çıkaran, üye işyeri anlaşması yapan kuruluş ile üye işyerleri ve kart hamilleri bu kanun hükümlerine tabidir" hükmü getirilmiştir. Yine anılan Yasanın 17. maddesinde, mal ve hizmet karşılığını kredi kartı ile ödemek istenmesi halinde, üye işyerinin görev ve sorumlulukları düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta da, ödemeyi kredi kartı ile kabul eden davalı işyerlerinin sorumluluklarına dayanıldığına göre, uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesi zorunludur. Böyle olunca, mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

SONUÇ : Yukarıda 1 ve 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına ( BOZULMASINA ), 12.05.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
20. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/3248
K. 2006/4462
T. 3.4.2006
• KREDİ KARTININ ÇALINMASI ( Yapılan Alışverişten Doğan Zararın Davalı Üye İşyerinden Tahsili İstemi - Ödemeyi Kredi Kartı İle Kabul Eden İşyerinin Sorumluluğuna Dayanıldığı/Tüketici Mahkemesinde Görülüp Çözümlenmesi Gereği )
• ÜYE İŞYERİNİN SORUMLULUĞU ( Ödemeyi Çalıntı Kredi Kartı İle Kabul Eden - Uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde Görülüp Çözümlenmesi Gereği/Yapılan Alışverişten Doğan Zararın Tahsili İstemi )
• ÇALINTI KREDİ KARTININ ALIŞVERİŞTE KULLANILMASI ( Zararın Davalı Üye İşyerinden Tahsili İstemi - Ödemeyi Kredi Kartı İle Kabul Eden İşyerinin Sorumluluğuna Dayanıldığı/Tüketici Mahkemesinde Görülüp Çözümlenmesi Gereği )
• TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVİ ( Çalınan Kredi Kartı İle Yapılan Alışverişten Doğan Zararın Davalı Üye İşyerinden Tahsili İstemi - Ödemeyi Kredi Kartı İle Kabul Eden İşyerinin Sorumluluğuna Dayanılması )
4077/m.23
5464/m.2,17
ÖZET : Dava, çalınan kredi kartı nedeniyle yapılan alışverişten kaynaklanan alacağa ilişkindir.

Davacı, kredi kartının çalınarak üçüncü kişilerce kullanılması nedeniyle doğan zararın davalı üye işyerinden tahsilini istemektedir.

Kredi kartının ilgilisine tesliminden sonra özen ile saklanması ve kullanılması kart sahibine ait ise de yasal olmayan yollarla kartın üçüncü kişiler tarafından kullanılması durumunda, üye işyerlerinin de kart kullanımı sırasında oluşan riski paylaşması gerektiği ve gerekli dikkat ve özenin gösterilmediği iddia edildiğine göre, 5464 sayılı Yasa hükümleri çerçevesinde uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde çözülmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada ( İstanbul İkinci Tüketici ile Üçüncü Asliye Ticaret Mahkemeleri )nce ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Dava, çalınan kredi kartı nedeniyle yapılan alış verişten kaynaklanan alacağa ilişkindir.

Dosya kapsamından davanın, davacı kişiye ait kredi kartının çalınması sonucu üçüncü kişiler tarafından kullanılması nedeniyle doğan zararın davalı üye işyerlerinden ödetilmesi isteğiyle açıldığına, kredi kartının ilgilisine tesliminden sonra özen ile saklanması ve kullanılması kart sahibine ait ise de, yasal olmayan yollarla ( somut olayda olduğu gibi çalınması ) kartın 3. kişi tarafından kullanılması durumunda, üye işyerlerinin de kart kullanımı sırasında oluşan riski paylaşması gerektiğine, davada davalı işyerlerinin gerekli dikkat ve özeni göstermediğinin iddia edildiğine, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Yasası'nın 2. maddesinde; kartlı sistem kuran, kart çıkaran, üye işyeri anlaşması yapan kuruluş ile üye işyerleri ve kart hamillerinin bu yasa hükümlerine tabi olduğuna, yine aynı yasanın 17. maddesinde; mal ve hizmet karşılığının kredi kartı ile ödenmek istenmesi halinde, üye işyerinin görev ve sorumlulukları düzenlendiğine ve görülmekte olan davada, ödemeyi kredi kartı ile kabul eden davalı işyerlerinin sorumluluğuna dayanıldığına göre, uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp çözümlenmesi gerekir.

O halde; davaya bakmakla görevli mahkeme İstanbul İkinci Tüketici Mahkemesidir.

SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerle; HYUY'nın 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul İkinci Tüketici Mahkemesinin ( YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE ), 03.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Alıntıladığım iki Yargıtay kararında da şifre ve kartın hamilinin bunları taşıması esnasında özen sorumluluğu bulunmakta olduğu belirtilmektedir. Benim kanaatimce kart sahibinin özensiz davranışının neden olduğu olayda, bankanın alacağını tahsil için yürüttüğü icra takibinin dava sonuçlanıncaya kadar bekletilmesi hakkaniyete aykırı olacaktır. Nitekin kartın hamili dava sonucu hırsızlık suçu işleyen erkek arkadaşına rücu edebilir.