Mesajı Okuyun
Old 24-08-2008, 10:15   #5
hırs

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

E. 1995/4433

K. 1995/4421

T. 23.5.1995

• HACİZLİ MALIN SATIŞI ( Tüm Alacaklıların Alacağını Karşılamaması )

• SIRA CETVELİNDE SIRAYA İTİRAZ ( Tetkik Merciinde Bakılacağı )

• SIRA CETVELİNDE ALACAĞIN ESASINA İTİRAZ ( Mahkemenin Görevli Olduğu )

• GÖREV ( Sıra Cetveline İtiraz Davalarında )

• SIRA CETVELİNE İTİRAZ ( Muvazaa Nedeniyle )

2004/m.142/1

1086/m.7,27

ÖZET : Borçluya ait mahcuzun satış bedelinin tüm alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline, şikayet yoluyla İcra Tetkik Merciinde, dava yoluyla mahkemede itiraz edilebilir. İtiraz alacağın esas ve miktarına ise dava yoluyla mahkemede, yalnız sıraya ilişkinse şikayet yoluyla İcra Tetkik Merciinde ileri sürülmelidir. Davacı alacaklı, davalı alacaklının alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürdüğünden bu itiraz alacağın esasına yapılan itiraz niteliğinde olup Mahkeme görevlidir.
DAVA: Taraflar arasındaki derece kararına itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR: Davalı vekili, dava dışı borçlu A.`ya ait aracı müvekkilinin fiilen haczederek muhafaza altına aldığını, aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış bedelinin tamamının davalıya ayrıldığını, davalının 8.08.1994 tarihinde başlattığı takibin aynı gün kesinleştirilerek haciz konulmasının yapılan haczin muvazaalı olduğunu gösterdiğini, hacizden sonra aracın borçlu elinde bırakılmasının da yapılan işlemin muvazaalı olduğunun kanıtı olduğunu, aracın haciz ve muhafaza masraflarının öncelikle ayrılmamasının da usule aykırı bulunduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini istemiştir.
Davalı vekili cevabında, sıra cetveline itirazın şikayet yoluyla İcra Tetkik Merciine yapılması gerektiğini, davanın görev yönünden dinlenemeyeceğini, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu, müvekkilinin alacağının senede dayandığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, takibin sıra cetveline itiraz olarak ileri sürüldüğü, bu itirazın İcra Tetkik Mercii`ne yapılması gerektiğinden söz edilerek görevsizlik kararı verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Borçluya ait mahcuzun satış bedelinin tüm alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline, şikayet yoluyla İcra Tetkik Merciinde, dava yoluyla mahkemede itiraz edilebilir. İtiraz alacağın esas ve miktarına ise dava yoluyla mahkemede ( İİK madde 142/1 ), yalnız sıraya ilişkinse şikayet yoluyla İcra Tetkik Merciinde ( İİK madde 142/son ) ileri sürülmelidir. Davacı alacaklı, davalı alacaklının alacağın muvazaalı olduğunu ileri sürdüğünden bu itiraz alacağın esasına yapılan itiraz niteliğinde olup Mahkeme görevlidir. Mahkemece bu yön gözetilerek işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçeyle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 23.5.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx
T.C.

YARGITAY

19. HUKUK DAİRESİ

E. 1998/3431

K. 1998/4317

T. 18.6.1998

• MUVAZAA ( Takibin Yapıldığı Gün Ödeme Emri Gönderilmesi ve Borçlunun Muvafakatıyla Haciz Konulması )

• SIRA CETVELİNE İTİRAZ DAVASI ( Görevli Mahkeme )

• GÖREVLİ MAHKEME ( Sıra Cetveline İtiraz Davalarında )

• MUVAZAA İDDİASI ( Hacizden Mal Kaçırmak Maksadıyla İşlem )

• İSPAT YÜKÜ ( Sıra Cetveline İtiraz Davasında )

• SIRA CETVELİNE İTİRAZ DAVASI ( Alacağın Varlığını İspat Yükü )

818/m.18

1086/m.8

2004/m.142

ÖZET : 1 - Sıra cetveline itiraz davalarında görevli mahkeme davacının davasını kazanması halinde istifade edeceği muhtemel tutara göre belirlenir.
2 - Takibin yapıldığı gün ödeme emri tebliği ve borçlunun muvafakatı ile haciz konulması alacağın muvazaalı olduğuna dair tek başına yeterli kabul edilemez.Ancak sıra cetveline itiraz davasında ispat yükü davalıda olup, alacağı herhangi bir belgeye dayanmayan davalı alacağını kanıtlayamadığından davanın kabulü sonucu itibariyle yerindedir.
DAVA: Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR: Davacı vekili, borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış bedelinin davalı alacaklıya ayrıldığını, davalının gerçekte borçludan alacağı bulunmadığını ileri sürerek sıra cetveline itiraz etmiştir. Davalı cevap vermemiş ve duruşmalara da gelmemiştir.
Mahkemece, davalı alacaklının alacağının muvazaalı olduğu, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacıyla takip yapıldığı gerekçesiyle davalının borçludan alacağı olmadığının tespitine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Sıra cetveline itiraz davalarında görevli mahkeme davacının davasını kazanması halinde istifade edeceği muhtemel tutara göre belirlenir. Davalı alacaklıya ayrılan pay 100.000.000 TL olup, davacının davanın kabulü halinde istifade edebileceği tutar anılan miktar olduğundan Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Takibin yapıldığı gün ödeme emri tebliği ve borçlunun muvafakatı ile haciz konulması alacağın muvazaalı olduğuna dair tek başına yeterli kabul edilemez. Ancak sıra cetveline itiraz davasında ispat yükü davalıda olup, alacağı herhangi bir belgeye dayanmayan davalı alacağını kanıtlayamadığından davanın kabulü sonucu itibariyle yerindedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün belirtilen gerekçeyle ONANMASINA, 18.6.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.

ÖZET : Takibin yapıldığı gün ödeme emri tebliği ve borçlunun muvafakatı ile haciz konulması, alacağın muvazaalı olduğunu kabule, tek başına yeterli değildir. DAVA : Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Davacı vekili, borçluya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde satış bedelinin davalı alacaklıya ayrıldığını, davalının gerçekte borçludan alacağı bulunmadığını ileri sürerek sıra cetveline itiraz etmiştir.
Davalı cevap vermemiş ve duruşmalara da gelmemiştir.
Mahkemece, davalı alacaklının alacağının muvazaalı olduğu, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacıyla takip yapıldığı gerekçesiyle davalının borçludan alacağı olmadığının tesbitine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Sıra cetveline itiraz davalarında görevli mahkeme davacının davasını kazanması halinde istifade edeceği muhtemel tutara göre belirlenir. Davalı alacaklıya ayrılan pay 100.000.000.TL. olup, davacının davanın kabulü halinde istifade edebileceği tutar anılan miktar olduğundan Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
Takibin yapıldığı gün ödeme emri tebliği ve borçlunun muvafakatı ile haciz konulması alacağın muvazaalı olduğuna dair tek başına yeterli kabul edilemez. Ancak sıra cetveline itiraz davasında ispat yükü davalıda olup, alacağı herhangi bir belgeye dayanmayan davalı alacağını kanıtlayamadığından davanın kabulü sonucu itibariyle yerindedir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün belirtilen gerekçeyle ONANMASINA, 18.6.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx