|
Tam Tersi Olsaydı??
En baştan yerine göre hacizde alacaklı borçlu, aile mahkemesinde, sulh ceza mahkemesinde, asliye ceza mahkemesinde, savcılıklarda,talimatlı, ya da mahkemelerde bizzat bulunmak zorunda kalan sıradan bir müvekkile olduğumu beyan etmek isterim. Bu site de üye olmaktan gurur duyduğumu bizzat söylemek görevimdir.
Adiye de ya da dışarıda çalıştığım avukatlarımdan, sanık olduğum mahkemelerden hiç bir şekilde kötü bir muamele görmedim .
Hayır çok önemli davalarım olmadı.Sadece boşanma ve velayet davası olarak başladı ve karşı tarafın avukatı tarafından olay şahsileştirildi ve inanın haftada ortalama olarak 2 kez hakkımda suç duyurusunda bulunuldu. Savcı odasının önünde ''şehir eşkiyası ,, şeklinde tarafıma hakarette bulunuldu.
Mahkemelerde dosya fırlattı, yüksek sesle bağırdı, şahsi aşağılama ve sorularda bulundu. Ve ben ne yazık ki bu tutuma karşılık olarak bir avukatı savcılığa şikayet edemedim.
Hatta bir sulh ceza mahkemesinde sanık benken Hakim Bey ne yapalım Nur Hanım görüyor , inanıyoruz, biliyoruz ama elimizden gelen bu diyerek 5 günlük para cezası vermişti şahsıma. Hiç ama hiç ağırıma gitmeyerek sağlık olsun diyerek teşekkür ederek ayrıldım duruşmadan. Çünkü biliyordum ki kanuna ve yasaya göre her ne kadar haklı olursam olayım bu şahsım için geçerli ve ben orda suçlu bir sanıktım.
Adalet ihtiyaç duyulduğu zamanlarda alınan nefesten üstündür bana göre. Ve yüce görevi üstlenen, mübaşirinden tutun da yargıtaya kadar sonsuz bir saygı besliyorum.
Bu tutum ve davranışına devam eden avukat, dilekçelerinde de ağır hakaret boyutlarına ulaştığı zaman bulunduğum ilin barosuna şikayet ettim, katılanların oy çokluğu ile şikayet dilekçeme takipsizlik verildi.
Ama itiraz süremde barolar birliğine dilekçe verme tarzı , tutum ve davranış açısından , dilekçe de yazılan kelimelerin hakaret içerdiği açısından yeniden şikayet ve itiraz ettim.
Uzun bir zaman sonra yine barolar birliğinin kararı elime geçti.
Oy birliği ile dosyanın il barosuna gönderilerek disiplin soruşturması başlatılması kararı verildi. Bir kaç gündür savcılığa hakaret, tahrik açısından suç duyurusunda bulunmayı düşünüyordum.
Ama bu düşüncemden vazgeçtim. Çünkü halen baroya da , barolar birliğinin de kararına da sonsuz güven ve saygı besliyorum.Nihayetinde insana dair bir mesleğiniz var ve bariz hiç bir şeyi meslek adına atlamayacaklarına inanıyorum.
Bence her meslek gurubunda olduğu gibi , bu gurupta da herkes aynı nitelikte olamaz diye düşünüyorum.
Şahsım adına toplum içersinde insanların konuşma , giyim, tarz ve hal ve hareketlerine azami gayret göstermeleri taraftarıyım. Kaldı ki saygı en önde gelmesi gereken tavırdır.
Şunu belirtmeliyim ki karşı tarafın avukatının bulunduğu hal ve tavrı benim avukatım bir kez bile beni temsil ederken yapmış olsaydı , çalışmaktan vazgeçerdim.
Temsil edenin de edileninde belli bir şekilde davranması gerektiğine inanıyorum.
Sanmayın ki her müvekkil edepli. Bunu da savunmuyorum. Düşündüğüm şey ise insanların Adliye de oturuş, duruş, usul erken öğrenmeden pervasız hakaretleri olması değildir.
Avukat Hanımın başına gelen şey için gerçekten bir insan olarak üzüldüm.Durum ne olursa olsun insani hal ve hareketten uzak davranılması oldukça ayıptır. Ki mesleğinin gereğini yaparken bu duruma uğramak daha da acı vericidir.
Çok kullandığım bir cümle olsa da yineliyorum. Hukuk ve adalet ve bunun savunucuları sizler iyi ki varsınız.
Gerçekten gerek yerel mahkemelerde, gerekse yargıtayda çok güzel kararlar verildiğine inancım sonsuzdur.Tek derdim sürecin çok yavaş ilerlemesi.
Son söz olarak şunu söylüyorum, eninde sonunda adalet güzel yüzünü gösterir. Siz yeter ki hakkınızı savunmayı bu konuda çalışmayı bilin.
Saygı ve sevgiyle.
Hoşçakalın..
|