Mesajı Okuyun
Old 02-08-2008, 01:04   #10
Av.Feridun Yurtsever

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlar,
Öncelikle, üzerine bu tür bir suç atılı meslektaşıma sabır ve kolaylıklar diliyorum. Mesleğin başında biri olarak, hakkında suçlama ve yargılama söz konusu olan meslektaşları gördükçe derinden yaralanıyorum. Biz Avukatlar olarak icra ettiğimiz mesleğin tehlikeli olduğunu düşünmeye bile başladım. Zira, müvekkilin hakkını savunmak üzere yola çıkan meslektaşların yolun sonunda sanık sandalyesinde gördüğüm oluyor.
Konu ile alakalı olarak da şunları söylemek isterim: öncelikle kamu kurumlarında avukatlık yapan meslektaşlar ile serbest çalışan meslektaşların görevi ihmal suçu bakımından farklı değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Zira, kurum avukatlarının da hakim ve kalem personelinde olduğu gibi, zaman ayırma imkanı olmayan işleri reddetme imkanı yoktur. İstifa imkanı olmakla birlikte, anayasal çalışma hürriyeti bakımından, "bakamıyorsan istifa etmelisin" tarzı bir yaklaşımı kabul etmiyorum. Zira aynı durum, esasen hakimler için de geçerli olmalıdır ki; hiçbir hakime veya kalem personeline hiç kimse bakamıyorsan bırak diyemiyorsa, bunu kurum avukatından da beklememeliyiz. İstifa imkanı hakimler için de geçerli ama hiçbir Yargıtay kararında şimdiye kadar, görevi ihmal suçu bakımından "istifa edebilirdi; etmediğine göre maddi veya manevi unsur da gerçekleşmiştir" yönünde bir karar bulunmamaktadır. Kaldı ki; angarya yasağı vardır. Kimsenin, yapabileceğinden fazla iş yükleyerek,imkanları dahilinde yetişemediği işlerden dolayı görevini ihmal ettiğinden bahsedilemez.
Eklemek isterim ki;avukatlar icra ettikleri bu tehlikeli iş(!) ortamında, sahipsizdir. Hakimlerin savcıların, kararlarından dolayı sorumsuzluğu her fırsatta düzenlenmişken, avukatların davanın seyri boyunca verdiği kararlardan sorumluluğu hiçbir şekilde düzenlenmemiştir. Bir avukat hakkında yargılama izni dahi, barolar dışında bir merci tarafından verilmektedir. Umarım sayın meslektaşım kısa sürede aklanır.