Görüşünüze bir açıdan katılıyorum.O da, ilgili alım satım akdinin varlığı tanık ifadeleriyle kanıtlanmış olsa dahi, resmi şekil gerekliliği nedeniyle tarafların ifa davası açamayacak olmalarıdır. Burada , alım satım akdinin geçersizliği nedeniyle aracı alanın ödemiş olduğu semeni sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri alma hakkının ispatı sözkonusudur.Diğer deyişle, burada ispatı gereken , TrafikKanunundan doğan aracın teslimine veya bedelin ifasına yönelik edim değil, geçersiz akitten doğan ve haksız zenginleşme tutarı oluşturan edadır.Arada şifahi sözleşme değil de bir köy senedi olsaydı dahi satış geçersiz olacaktı.İspatlanacak olan husus yazılı olarak dahi yapılmayan bu adi senet ve ödenen meblağdır.Tabiidir ki bedelin istirdadı ancak va ancak zilyed olunan aracın iadesini mukabil gerçekleşebilecektir.