Mesajı Okuyun
Old 12-07-2008, 08:01   #2
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Katkı

Alıntı:
itirazın iptali davası açmak istiyoruz.

İcra takibine konu alacağın mevcut ve talep edilebilir ve miktarının da doğru olduğunun, dolayısıyla, davalı tarafın borca itirazındaki haksızlığının ispatlanması gereken “itirazın iptali” davasında:

Yetki yönünden:
2004 s.İİK.m. 50. "yetki ve itirazları" ;
Para veya teminat borcu için takip hususunda HUMK.’nın yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir.

Yetki itirazında bulunan tarafın yetkili icra dairesini doğru olarak göstermesi gerekir. Aksi halde bu itiraz yapılmamış hükmündedir (İstanbul denilmiş olması, yeterli midir?)

Dava konusu alacak bir para alacağı olup, BK.m.73 ve HUMK. m.10. gereğince davacının ikâmetgahı mahkemeleri ve icra daireleri yetkilidir.
(HGK.,E. 2007/19-861,K. 2007/835,T. 14.11.2007, Kazancı).

Esas yönünden:
Hukuki işlem niteliğindeki faturaya dayalı alacağın yazılı delillerle kanıtlaması gerekir.
1) Taraflar arasındaki temel borç ilişkisi (Komisyon)
2) Takip konusu FATURA içeriği
3) Faturaların ticari defterlere işlenip işlenmediği…
4) Faturanın borçluya ibrazı (tebliğ)…
5) Faturaya itiraz edilip edilmediği…
6) “borçlu şirketin müvekkil şirket müdürüne işleri takip için çıkarttığı” vekaletname’nin içeriği
7) “daha önceki komisyon bedelleri nedeniyle müvekkile yatırdığı banka havaleleri”…
8) Taraflar arasında yazılı şekilde yapılmamış olmakla birlikte, geçerli sözleşme ilişkisinden doğan uyuşmazlıklarda, faturanın karşı tarafa tebliği ve karşı tarafça, TTK.nın 23/2. maddesi uyarınca, sekiz gün içinde itiraz edilmemesi halinde, bu durum fatura “münderecatının” kesinleşmesi sonucunu doğurur… (YİBKK.E. 2001/1,K. 2003/1,T. 27.6.2003).

Kolay gelsin...