Mesajı Okuyun
Old 09-07-2008, 14:34   #3
tuval2310

 
Varsayılan

Bunun tam tersini de düşünürsek yani , Can Mülksüz vekil olarak değil de kiraya veren olarak sözleşmeyi imzaladı ise , kiraya verenin mutlaka malik olması gerekmediği için kiralayan da sözleşmedeki akitlik sıfatına dayanarak kira alacağı için dava açabilir.

T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas : 1973/1207
Karar : 1974/89
Tarih : 18.01.1974
ÖZET : Kiralayanın malik olması şart olmayıp kiralayan kira sözleşmesindeki akitlik sıfatına idayanarak kira alacağının tahsili için dava açma yetkisine sahiptir.
(818 sayılı BK. m. 248, 257)
KARAR METNİ :
Taraflar arasındaki kira parasından doğan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddi hakkındaki hükmün süresi içerisinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu:
Davacı, mülkiyeti annesi ile kız kardeşine ilişkin dükkanı davalıya kiraya verdiğini bildirerek ödenmeyen kira parasının alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Kiralayanın malik olması şart olmadığından kiralayan kira sözleşmesindeki akitlik sıfatına dayanarak kira alacağının tahsili için dava açma yetkisini haizdir.
Zira kira sözleşmesi yalnızca borç doğuran bir akit olması itibarıyla bir kimsenin malı olmayan bir taşınır veya taşınmazı malikin rızası olmaksızın dahi kiraya verebilir ve bu sözleşme Borçlar Yasasının 19. maddesi hükmünce Yasanın kesin hükümlerine, amme intizamına aykırı veya yerine getirilmesi imkansız bir sözleşme niteliğini taşımadığı cihetle geçerli olur. Bu sebeple davacının kiralayan sıfatını ispat etmesi kaydıyla kira alacağı davasını açmaya yetkili bulunduğu kabul edilerek davaya devam olunması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle davanın reddedilmiş olması bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebeple BOZULMASINA, 18/01/1974 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kaynak : YKD. Ocak - 1976 s: 66