Mesajı Okuyun
Old 27-06-2008, 10:02   #3
condictio_certi

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2000/9523
K. 2001/349
T. 22.1.2001
• SİGORTA BEDELİNİN ÖDETTİRİLMESİ İSTEMİ ( Sigortalı Otelin Düşen Yıldırım Nedeniyle Makine Tesisat ve Demirbaşlarında Oluşan Hasarın Sigortacıya İhbar Edilmesine Rağmen Ödenmemesi Nedeniyle )
• FAİZ ORANI ( Ödenmeyen Sigorta Hasar Bedeli için Mahkemece Davacının Talep Ettiği Reeskont Faiz Oranı Geçilmeden Değişen Oranda Reeskont Faizi ile Tahsile Hükmolunmasının Gerekmesi )
• SİGORTACININ SORUMLULUĞU ( Sigortalı Otelin Yakınında Bulunan Yüksek Gerilim Hattına Düşen Yıldırım Sebebiyle Otelde Meydana Gelen Zarardan Sigortacının Sorumlu Olması )
• SİGORTANIN KAPSAMI ( Sigortalı Otelin Yakınında Bulunan Yüksek Gerilim Hattına Düşen Yıldırım Sebebiyle Otelde Meydana Gelen Zararın Yangın Sigorta Poliçesi Kapsamında Kalması )
• YANGIN SİGORTASI ( Sigortalı İşyerinin Bağlı Olduğu Enerji Nakil Hattına Düşen Yıldırım Sebeiyle Oluşan Rizikonun Sigorta Kapsamında Kalması )
6762/m.1304
ÖZET : Yangın sigortası ile sigortalı işyerinin bağlı olduğu enerji nakil hattına yıldırım düşmesi sonucu işyeri makina, tesisat ve demirbaşlarında meydana gelen hasar sigorta poliçe kapsamında olup,sigortacı tarafından hasar bedelinin ödenmesi gerekir.

Davacı vekili dava dilekçesi ile olay tarihinden itibaren %79 oranında reeskont faizi ile alacağın tahsilini istediği halde, mahkemece bu oran geçilmemesi kaydıyla değişen oranda reeskont faizi ile tahsile hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde ödeme tarihinde geçerli reeskont faizine sabit oranda hükmedilmesi doğru değildir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Milas Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 3.7.2000 tarih ve 1997/421-2000/502 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Deniz Biltekin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkiline ait tatil köyünün davalıya sigortalandığını, müvekkiline ait otelin yakınında bulunan yüksek gerilim hattına düşen yıldırım sebebiyle otel makine, tesisat ve demirbaşlarında hasar meydana geldiğini, rizikonun davalıya ihbar edildiği halde sigorta bedelinin ödenmediğini ileri sürerek 954.885.250 liranın olay tarihinden itibaren yıllık %79 faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Davalı vekili, davacının işyerinde mevcut trafonun, bağlı olduğu enerji nakil hattına yıldırım düşmesi sonucu, oluşan aşırı elektrik akımı sonucu hasarın meydana geldiğini, sigorta poliçesinin genel şartlarına göre yıldırım düşmesinin sigortalı mallarda doğrudan neden olacağı maddi zararların teminat altına alındığını, olayda böyle bir zararın olmadığını, zira yıldırımın sigortalı mahalle ve trafo üzerine düşmediğini, yangın sigorta poliçesi genel şartları 4/6. maddesi uyarınca da, yangın çıkartmaksızın, elektrikle çalışan her türlü motor, elektrik veya elektronik alet, cihaz tesisat ve kordonlarının elektrik cereyanına bağlı oldukları sırada bu cereyan yüzünden kısa devre topraklama, voltaj iniş-çıkışları ve bu yüzden ısınma ve endiksiyon cereyanı gibi nedenlerle uğrayacakları zararların teminat harici olduğunu, tazminatın fahiş bulunduğunu, savunarak davanın reddini talep etmiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, keşif, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından rizikonun teminat kapsamında olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, 757.855.085 liranın 4.7.1996 tarihinden %57 reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.

1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, karar verilmesi gerekmiştir.

2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; davacı vekili dava dilekçesi ile olay tarihinden itibaren %79 oranında reeskont faizi ile alacağın tahsilini istediği halde, mahkemece bu oran geçilmemesi kaydıyla değişen oranda reeskont faizi ile tahsile hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde ödeme tarihinde geçerli reeskont faizine sabit oranda hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulmasına karar verilmek gerekmiş ise de yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK.438/7 madde uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın hüküm fıkrasının birinci bendinde yer alan ticari işlerde uygulanan reeskont faiz oranı olan %57 faiz oranı üzerinden ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine %57 ve tahsil tarihine kadar değişen oranlı ve %79 oranını geçmeyecek şekilde ibaresinin konulmasına hükmün düzeltilen işbu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 33.500.000 lira temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 22.1.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.