Mesajı Okuyun
Old 14-06-2008, 23:16   #18
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Dr. Fuat ŞENOĞLU
benim yazımdan avukat olsa da olur olmasa da olur değerlendirmesine nasıl ulaştığınızı bilemiyorum, ancak şunu söylemek istiyorum; ceza davalarında müdafi hazırlık aşamasında daha etkilidir, deliller toplanırken müdafiinin dosyaya vakıf olması ve sanığın lehine olan dellileri ve tanıkları ortaya koyması davanın seyrini daha çok etkiler diye düşünüyorum, kovuuşturma aşamasında bütün deliller toplanmış ve bu deliller sanığın suçu işlediğini söylüyorsa, esas hakkındaki savunmanızda sanığın lehine yeni bir hukuksal açılım ortaya koymanız çok zor hatta olanaksız olur, jüri sistemi tartışılabilir, ancak ülkemize uyar mı ondan ciddi biçimde kuşkuluyum.

Sayın Şenoğlu;

Yazınız açıkça "Karar duruşmasında avukat son savunma yapsa da olur, olmasa da olur, avukatın o aşamada varlığı şekli bir zorunluluktur" diyorsunuz. Bu sonucu çıkarmamak olanaksız gibi geliyor. Aslına bakarsanız, yine önceki mesajınız, son mesajınızla birlikte düşünüldüğünde; (Kovuşturma aşamasında bütün deliller toplanmış ve bu deliller sanığın suçu işlediğini söylüyorsa...) avukatın son savunmadaki varlığının şekli olduğu kadar, savcının vereceği mütalaanın da ve dolayısıyla savcının varlığının da şekli olduğunu zımnen ifade etmiş oluyorsunuz.

CMK, savunma hakkının kaldırılması veya kısıtlanması hallerini, "HUKUKA KESİN AYKIRILIK" ve mutlak bozma nedeni saymıştır. Bu kısıtlanmayı "ŞEKLEN" gidermek mümkünse de, ÖZDE nasıl mümkün kılınacak, bilemiyorum. Bu noktadaki kati ve olumsuz yargımın nedenini, yani "yargının çiplerini", delil olarak sunuyorum...

Saygılarımla...