Mesajı Okuyun
Old 04-06-2008, 14:58   #4
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Sn.ayse1728,

Asıl ve alt işveren tanımlarının 4847 sayılı yasa m.2 de gösterilen hususlarla örtüştüğü varsayımıyla düşünüyorum.

Bu durumda, m.2 fıkra 6 uyarınca ;

"Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur."

Alıntı:


belediyeyi dahili davalı etmeye çalıştık ama ne yazıkki sonuç negatif

Dahili davada sonucun negatif olması çok normal, çünkü dahili dava HUMK tarafından getirilmiş bir yol olmayıp tamamen uygulamanın "icat ettiği" ve sadece zorunlu dava arkadaşlığında kullanılan bir kurum. Rücu hakkınız olduğunu düşünüyorsanız, dahili davayı değil davanın ihbarı kurumunu kullanmalısınız. Ayrıca, davayı ihbar etmemiş olsanız dahi zamanaşımı sürelerini gözeterek rücuan alacak talebinizi ileri sürmenizi öneririm.


Alıntı:
ama belediyenin yazılı talimatı var işçilerin çıkarılması yada başka yere kaydırılması için.


Bu talimatları rücu talepli davanızda kullanabilirsiniz. Bence bu talimatın kendisi birçok açıdan tartışılabilir. 4857 m.2/9 uyarınca;

" Hizmet alımına dayanak teşkil edecek sözleşme ve şartnamelere;
a) İşe alınacak kişilerin belirlenmesi ve işten çıkarma yetkisinin kamu kurum, kuruluşları ve ortaklıklarına bırakılması,
b) Hizmet alım sözleşmeleri çerçevesinde ya da geçici işçi olarak aynı iş yerinde daha önce çalışmış olanların çalıştırılmasına devam olunması,
yönünde hükümler konulamaz." Buna rağmen konulmuşsa ya da bir talimatla böyle bir husus talep edilmişse bu talep ve sözleşme maddesi yasanın emredici hükmü karşısında geçersiz olmalıdır. Taşeronlar, bu geçersiz sözleşme maddesini ya da talimatın gereğini yerine getirmemelidirler.

Saygılar.