Mesajı Okuyun
Old 08-05-2008, 00:25   #18
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan cizre
Ben maddenin tümden kaldırılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü düşüncede özgürlük demokrasinin ve insan haklarının en temel gereğidir. Ülkemizde "demokrasi" ve insan hakları" kelimeleri öyle uyuşmayan yerlerde, öyle yakışmayan ağızlarda dillendirilir oldu ki, içi boşaltıldı. Ama gerçek demokrasilerde düşünceye kısıtlama gelmemeli. Şiddet eylemi ile düşünce açıklamasını birbirirnden ayırmak lazım. Elbette şiddeti çağıran, şiddeti kışkırtan açıklamalar cezalandırılmalıdır. Ama uygulamada, aykırı her düşünce bu maddeye sokulup cezalandırılabilmektedir. Maddenin değiştirilmiş olması kafalardaki bu saplantıyı değiştirecek mi? Ayrıca ben içerik olarak bir değişiklik de göremedim. Adalet Bakanının izni, aykırı düşünenlere bir güvence midir?

Sayın cizre, maddenin tümden kaldırılması yönündeki düşüncenizin gerekçeleri eski TCK 141-142 tartışmalarına benziyor. Oysa madde 301 konusunda şiddetin, eski deyimle "cebir unsurunun" bir önemi yoktur. Madde "aşağılama" fiili ile ilgilidir. Bu eylemin de şiddet içer(e)meyeceği açık. Maddedeki değişikliği, eski hali ile kabul edilen halini karşılaştırarak görebilirsiniz. Ceza miktarının yanısına, bazı ibareler değişmiştir. Yazıda eleştirilen, bu değişiklikler değil, soruşturma yapılmasının Adalet Bakanı'nın iznine bağlanması hususudur.
Saygılarımla.