Mesajı Okuyun
Old 01-05-2008, 20:56   #4
meltem2007

 
Varsayılan

Sunulan Yargıtay kararında süresinde ibraz edilmeyen çeke dayalı ilamsız takip yapılmış, borçlunun itirazı üzerine anlaşılan odur ki alacaklı tarafca İcra Tetkik Merciinden itirazın kaldırılması istenmiştir.Çünkü kararda merci kararından sözedilmektedir.Oysa itirazın kaldırılması yolu İİK'nun 68. maddesi gereğince kambiyo senetlerine dayalı yolla takip yapılması durumunda geçerli bir yol olup bu yola başvurabilmek için takip dayanağı belgenin 68.maddede belirtilen belgelerden olması gerekir.Bu durumda alacaklı yasal olarak itirazın kaldırılmasını değil ancak genel mahkemelerde itirazın iptali davası açabilir.Alacaklı taraf süresi içinde ibraz edilmeyen yani adi belge niteliğindeki çeke dayalı ilamsız takip yaptığında, borçlunun imza inkarı da bulunmuyorsa çek delil başlangıcı sayılır ve davacı alacaklı alacağını bunun yanında sair delillerle, fatura, sözleşme ve tanıkla ispatlama hakkını elde eder.Anladığım kadarıyla merci kararının adi belge niteliğindeki çekin başka delillerle desteklenmemiş olmasının yanısıra itirazın iptali yerine itirazın kaldırılması yoluna gidilmiş olması nedeniyle de bozulması gerekiyordu.Hiçbir belgeye dayanmaksızın da ilamsız takip yapılabildiğine göre bu karar hatalı ve yerleşik içtihatlara kısmen aykırı diye düşünüyorum.Çünkü çek veya senet kambiyo senedi vasfını kaybettiği takdirde ilamsız takibe konu edilebileceğine dair birçok içtihat da bulunmaktadır.Nihayetinde borçlunun imzasını taşıyan adi belgeye dayalı olarak genel hükümlere göre alacak davası açma imkanı da bulunmaktadır.O halde ilamsız takip yolunun kapalı olduğunu düşünmek hukuken mümkün olamaz.