Sayın altiokebru,
taraflar başka bir anlaşmaya varmamışlarsa,yetkili mahkeme borçlunun bulunduğu yer mahkemesidir Alman Yasaları'na göre. Açığa kavuşturulması gereken nokta burada faturanın yetkili mahkemenin belirlenmesi konusunda bir anlaşma niteliğini taşıyıp taşımadığı konusu. Eğer borçlu tarafın itiraz etmediği fatura bir anlaşmadır, çünkü borçlunun sesini çıkarmaması zımni bir kabuldür dersek, yetkili mahkemenin Türk Mahkemesi olduğu sonucuna varabiliriz. Bu konuda kesin bir fikrim olmamakla beraber faturadaki bir kaydın yetkili mahkemeyi belirleme yönünde bir anlaşma olarak kabul edilemiyeceği düşüncesi bana daha mantıklı görünüyor.

Bir ihtarname göndermekle karşı tarafın olayı nasıl değerlendirdiği konusunda bir fikir sahibi olabilirsiniz, ihtarnamenize karşı gösterdiği tepkiyi değerlendirerek. İhtarnameyi noter kanalıyla yapmak zorunda da değilsiniz. Sizin avukat olarak göndereceğiniz ihtarname ile noter kanalıyla göndereceğiniz ihtarname arasında etki bakımından bir fark yok bence. Önemli olan göndereceğiniz ihtarnameyi Almanca'ya çevirmek ve gerekirse resmi yoldan tebliğ etmek.

İhtarnameden sonra nasıl bir yol takip edebileceğiniz konusunu, yetkili mahkeme konusunun açıklığa kavuşmasından sonraya bırakalım. Buna rağmen kısaca belirteyim, takibe Türkiye'den de başlasanız Almanya'dan da başlasanız icra takibi için bir ilama ihtiyacınız var.

Saygılarımla