Mesajı Okuyun
Old 17-04-2008, 16:02   #3
Macri

 
Varsayılan

Çok teşekkürler üstadım...Şimdi olayı çok net hale getiriyorum. Herşeyden önce sizin ulaşamadığınız 4389 sayılı mülga Bankalar Kanununun 15. maddesi çok uzun;

TASARRUF MEVDUATI SİGORTA FONU
Madde 15 - 1. Bankalardaki tasarruf mevduatı kamu tüzelkişiliğini haiz "Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu" tarafından sigorta edilir... diye devam ediyor;

9.e) (Ek bent: 12/12/2003 - 5020 S.K./20. md.) Fon tarafından başlatılan ve/veya Fona intikal eden bankalardan devir alınan takiplerde borçlular tarafından yapılan tüm itirazlar satış dışında takip işlemlerini durdurmaz. diyor.

Yani 4389 sayılı mülga kanunda, 5020 sayılı yasa ile bu değişiklik eklenmiş ancak şu an bu kanun tümüyle mülga olmuş olsa da daha önce belirttiğim ve sizin dikkat çektiğiniz 5411 sayılı yeni Bankacılık Kanununun 168/A maddesi yine bu kanunun geçici maddeleri hariç eski 4389 sayılı kanunu mülga etmiş ve yeni Bankacılık Kanunun geçici 11. maddesi de yukarıda yazdığım 4389 sayılı kanunun 15. maddesini yürürlükte bırakmıştır. Eğer 4389 sayılı mülga Bankalar kanunun 15.md 9/e ye erişebilme imkanınız olursa görebiliriz.
İşte Ortaca İcra dairesi mülga 4389 sayılı kanunun hala yürürlükte olan bu m.15-9/e maddesini göre bizim yaptığımız yetkiye,borca ve faize ilişkin itirazlarımızı reddetmiş.
Ayrıca ilginç bir konu da şu yine aynı mülga kanunun aynı 15. maddesinin bu sefer 9/b maddesi de şöyle;

b) (Değişik bend: 30/01/2002 - 4743 S.K../5. md.) Fon tarafından, hisseleri kısmen veya tamamen kendisine intikal eden bir bankanın borçlarının, taahhütlerinin yüklenilmesi veya alacaklarının devralınması halinde, bu borç, taahhüt ve alacaklarla ilgili olarak, Fonun taraf olduğu icra takipleri ile icra takiplerinden kaynaklanan her türlü hukuk davalarının kısmen veya tamamen Fon aleyhine neticelenmesi halinde, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda yazılı tazminat ve cezalar Fon hakkında uygulanmaz.

Yani biz haklı olsak dahi, Birleşik Fon Bankasının haksız yaptığı icra takibine, size sunduğum bu hükümlerle karşı çıkamadığımız gibi %40 tazminat, ceza v.s.. yi de talep hakkımız yok. Nasıl bir hukuk düzenidir, bir avukat olarak anlayabilmiş değilim. Görüleceği üzere hukukta alacaklı olduğunu zanneden devletse kendinizi savunma hakkınız pek tanınmıyor gibi...
Sanırım bizim yapmamız gereken yine de bir tespit davası açıp sizin dediğiniz yoldan gidip en azından maddi manevi tazminat davası ile sürdürülebilir...