Mesajı Okuyun
Old 08-04-2008, 20:58   #10
ozlm

 
Varsayılan

Tarih - Esas No - Karar No Konu
T. 12.11.2005
E. 2005/315
K. 2005/378 * Avukatın, bir anlaşmazlıkta menfaati zıt olan tarafa hukuki yardımda bulunması
(Av. K. m. 38/b; TBB Meslek Kuralları m. 36)
Yazdırmak için tıklayınız

Şikayetli avukat hakkında; “Aydın Belediyesi’nin avukatı olmasına rağmen, Aydın Belediye Başkanı aleyhinde aynı belediyeyi zarara uğratmaktan dolayı açılan kamu davasında belediye başkanının vekaletini üstlenerek kamu davasına sanık belediye başkanının vekili sıfatı ile duruşmalara katıldığı, böylece yasaya aykırı eylemde bulunduğu” iddiası ile başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda, Baro Disiplin Kurulunca eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikayetli avukat savunmalarında özetle, eyleminin Avukatlık Yasası’nın 38. maddesi içinde düşünülemeyeceğini, kamu davasına konu olan belediye başkanının eyleminden dolayı, belediye avukatı olarak hukuki mütalaa vermemiş ve görüş sunmamış olduğunu, belediye başkanı aleyhinde açılan kamu davasında, belediyenin davaya müdahil olmadığını, taraf da bulunmadığını, bu sebeple Baro Disiplin Kurulu kararının yasal dayanaktan yoksun olduğunu bildirmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden şikayetli avukatın Aydın Belediyesi’nin avukatı olduğu tartışmasızdır. Bu husus dosyaya celp olunan “vekalet sözleşmesi” ve şikayetli avukatın savunmaları ile de doğrulanmaktadır. Belediye başkanı aleyhinde açılan kamu davası ise Aydın Belediyesi’nce 27.05.2003 ve 11.06.2003 tarihlerinde yapılan temizlik araçları alım ihalelerinde, belediyeyi zarara uğratmaktan ötürü görevi kötüye kullanmak suçlamasıyla ilgilidir.
Disiplin kovuşturmasının konusu, avukatın aynı işte menfaati zıt kişilere avukatlık yapıp yapmadığına ilişkindir.
Avukatlık Yasası’nın 38/b maddesinde dile getirilen, “Aynı işte menfaati zıt olan bir tarafa avukatlık etmiş veya mütalaa vermiş olursa” koşulunun olayda gerçekleşmediği iddiası bakımından ileri sürülen savunma haklı ve yerinde değildir. Maddede geçen “aynı işte” kavramını dar yorumlamak, maddeyi işlemez hale getirecek bir sonuç yaratmaktadır. Oysa konuyla ilgili meslek kuralı olan 36. maddede “aynı işte” terimi yerine “bir anlaşmazlıkta” denilmiş ve “Bir anlaşmazlıkta taraflardan birine hukuki yardımda bulunan avukat yararı çatışan öbür tarafın vekaletini alamaz, hiçbir hukuki yardımda bulunamaz. Ortak büroda çalışan avukatlar da, yararı çatışan kimseleri temsil etmemek kuralı ile bağlıdırlar.” denilerek, avukatların sorumluluğu geniş tutulmuştur.
Dosyada içeriğinden, şikayetli avukatın vekili olduğu belediyeyi zarara uğratarak görevini kötüye kullandığı iddiası ile belediye başkanı aleyhinde açılan kamu davasında, belediye başkanının vekaletini üstlenerek, kamu davasına sanık sıfatı ile katılmasından ibaret eylemi mesleğin güvenirliğini sarsıcı bir davranış olduğu kuşku götürmez bir durumdur. Belediye başkanı aleyhinde açılan kamu davasında, zarara uğradığı iddia edilen belediyenin davaya müdahil olup olmaması eylemin disiplin suçunu oluşturmasında etkili değildir.
Açıklanan nedenlerle, kovuşturma konusu olayda, vekili olduğu belediyenin zararına sonuç doğuracak şekilde, kamu davasındaki sanık belediye başkanının vekaletini üstlenmesinde Avukatlık Yasası’nın 38/b maddesindeki “menfaati zıt” kavramına ilişkin koşulların gerçekleşmiş olduğu anlaşılmakla, eylem disiplin suçunu oluşturmaktadır.
Bu sebeplerle, Aydın Barosu Disiplin Kurulu tarafından yapılan değerlendirmede hukuksal isabetsizlik görülmemiş ve kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak, itirazın reddi ile, Aydın Barosu Disiplin Kurulu’nun kınama cezası verilmesine ilişkin kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi.
(Bence taraflardan hiçbirini temsil edemezsiniz.)