Mesajı Okuyun
Old 04-04-2008, 10:31   #1
enginer

 
Varsayılan Bilirkişinin bildiği ve bilemediği

Sonuç önerimi baştan yazıyorum:Bilirkişilik için acilen bir yönetmelik çıkarılmalıdır.
a)-Bu yönetmelik bilirkişinin hukuk eğitimi olmadığı düşünülerek ayrıntılı hazırlanmalıdır.
b)-Bilirkişilik eğitimini almak zorunlu olamamalıdır.Bu konu meslek kuruluşlarınca suistimal edliyor.Bilirkişi adı üstünde konusunu bilen kişidir.Bu kişiden yararlanmak için, hazırlanacak "Bilirkişi Yönetmeliği" yeterli olacaktır.Olaya katılacak her kişi ve kurum bilirkişiyi bir şekilde etkileyebilecektir.
c)-Kusur oranlarını bilirkişinin yazmaması ,mutlaka gereklidir.Kusur oranları için gerekli veriler,ayrıntılı şekilde hazırlanıp,mahkemeye sunulur,açıkça tesbit edilemeyen ve araştırma gerekecek durumlar da yazılır.Gerekirse ek bilgilerin araştırması önerilir.Örnek; Bir kazada,ayrıntılı tibbi rapor,olaydaki malzemelerin (metal yorgunluğu ,deformasyon zamanı v.b.) ayrıntılı incelemesi için mahkemeden yardım ve onay istenir.Ama kusur oranının tesbiti mahkemeye bırakılır.
d)-Bilirkişinin mahkemeye raporunu duruşmada vermesini öneriyorum.Çünkü davalı veya davacı da bilirkişiden ayrıntı için soru sorabilmeli.Belki de bilirkişinin tecrübeleri ile yaptığı yorum o dava için doğru olmayabilir.
e)-Bilirkişi hukuki raporlama konusunda BARO dan yardım alabilmeli,baroların bir bilirkişi danışma birimi olmalı diye düşünüyorum.Böylece hakime hukuki dile ve prosedüre uygun,gerekli ayrıntıları eklenmiş şekilde gelen bilirkişi raporu,daha çabuk sonuç alınmasını da sğlayacaktır.

....
....
İlerde bu konuya ekler yapmayı düşünüyorum.Ancak kısa bir araştırma sonucu sitemizden derlediğim yazıları bir dosya halinde sunuyorum.
http://www.dosya.cc/bilirki_ilik_1.doc.html