2001 yılına kadar avukat ile iş sahibi arasında yapılan sözleşmelere bir ad bulmakta zorlanılırdı, hizmet akdi, vekalet akdi, ancak 2001 yılında yapılan 4667 sy değişikle avukatlık kanunu madde 163 ile ilk defa avukatlık sözleşmesi adı yasallaşmış oldu.

İsmini bile koymakta zorlandığımız sözleşme türü unsurları yasada belirtilsede tanımı yapılmasından nedense kaçınılmış, mamafih sözleşmeden kaynaklanan sorunları çözme aşamasında vekalet sözleşmesi hükümlerinin etkisiz kaldığını belirtmek isterim.

Soru da bir sözleşmenin varlığı mevcut ama içeriği meçhul, vekil ile iş sahibi arasında uzun süreli yasal danışmanlık ihtiva eden bir sözleşme türünden bahsedersek, vekilin her ne kadar ibra etmesi, avukatlık sözleşmesi ve karşı vekalet ücretinden yoksun kalacağı anlamını doğurmaz.

Bununla beraber, avukatlık sözleşmesinin uzun süreliğine bağlanması konusu ise; yasada buna engel bir husus yok ve sözleşme taraflarca serbest düzenlenebileceğine göre, bence bir problem yoktur. Vekile mecbur etmek diye bir hüküm olamaz, zira vekil istediği zaman vekillikten çekilebilir...

Saygılar...