Sayın konuk öncelikle geçmiş olsun diyorum.

Meslektaşımızın 4320 sayılı yasanın aile bireylerine sağladığı korumadan yararlanılmasına ilişkin görüşlerine katılıyorum.
Meslektaşımızın müsaadesiyle şu hususları da eklemek isterim.

Manevi şiddet ortak yaşamı çekilmez bir hale sokup evlilik birliğini temelden sarsmışsa tabi ki boşanma nedeni olabilir.Bu durumda dayanacağınız boşanma sebebi evlilik birliğinin sarsılması nedenidir.

Boşanma davasının açılmasıyla eşler ayrı yaşama hakkına sahip olur.Ama burada dikkat edilecek iki husus var.Birincisi ayrı yaşama hakkının eşlere ait olması ikincisi de boşanma davasının açılmış olmasıdır.

Boşanma davası açılmadan çocukları alıp evden uzaklaşırsanız eşiniz terk sebebine dayalı boşanma davası için yasal prosedürü başlatabilir.
Bunun için yapmanız gereken öncelikle boşanma davasını açmaktır.Dava açıldıktan sonra hakim çocukların korunması için gerekli tedbirleri alacaktır.
Yargılama süresince çocukların kimde kalacağına hakim karar verir.Bu kararda gözönünde bulundurulacak hususlar ,çocukların yaşı ve içinde bulundukları gelişim evresi ile eşlerin sosyo-ekonomik durumlarıdır. Velayetin kimde kalacağı mahkemenin yargılama sonunda vereceği kararla belirlenir.

Davayı takip etme zorunluluğunuzun olması ve bir takım usuli işlemlerin verilen sürede yapılmasının zorunlu olması davanın her aşamasında bir avukatın hukuki yardımından yararlanmanızı gerekli kılmaktadır.Hak kaybına uğramamanız için.
Maddi gücünüz yeterli değil ise bulunduğunuz ilin baro başkanlığına ilçede iseniz baro temsilciliğine adli yardım talebinde bulunun.Baro size avukat atayacaktır.