Mesajı Okuyun
Old 21-03-2008, 12:06   #6
Av. Dilek ÜNAL

 
Varsayılan

Mağdur ile suçtan zarar görenler tanık olarak dinlenemezler. Bu sebeple de yeminsiz dinlenirler. Beyanları tanık beyanı değil tanıktan gayrı tarafın beyanı niteliğindedir. Olayın tanığı olmak başka, tanık olarak dinlenmek başka şeylerdir. Olayın tarafı olan kişiler de doğal olarak tanık olarak dinlenemezler. Tanık tanımının içinde yer alan zorunlu unsur olayın tarafı olmamaktır. Zira adı üzerinde taraf olan taraf tutar. Doktrinde davaya katılma hakkı olanlar ile katılma hakkı bulunmayanların tanıklık sıfatları arasında bir ayrım yapma yoluna gidildiği de olmuştur. Buna göre davaya katılma hakkı bulunanların yani mağdur ve suçtan zarar görenlerin tanık olarak dinlenemeyeceği, katılma hakkı bulunmayanların ise tanık olarak dinlenmelerinde bir sakınca olmadığı söylenmektedir. (Ceza Muhakemesi Hukukunda Tanıklık - Dr.Metin Feyzioğlu)Fakat uygulamada olayla ilgili görgüsü ve bilgisi olduğundan bahisle suçtan zarar görenin ve hatta mağdurun beyanının dahi tanık beyanı olarak hükme esas alındığı bir gerçektir.